Kerametleri görülürdü
14.11.2008
Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin annesi anlatıyor:
Oğlum Behâeddîn henüz dört yaşındaydı ki, kerâmetleri görülürdü zaman zaman.
Meselâ bir ineğimiz vardı bahçede.
Bu inek yavru yapacaktı.
Ancak doğurmasına birkaç ay vardı ki, oğlum Behâeddîn o ineği bana gösterip;
- Anneciğim, bu inek beyaz başlı bir yavru doğuracak, deyiverdi.
Aradan birkaç ay geçti.
O inek, beyaz başlı buzağı doğurdu gerçekten.
CENNETE NE İLE GİRİLİR?
Bir gün bu zâta gelip;
- Efendim, Cennete ne ile girilir? diye sordular.
- Allahın rahmetiyle, buyurdu.
- Sevaplarımızla değil mi hocam?
- Hayır. Cennete girmek, ancak Allahü teâlânın rahmetiyle olur.
- Herkes için de böyle midir efendim?
- Evet. Peygamber Efendimiz bir gün; "Hiç bir kul, kendi ameliyle Cennete girmez. Ancak Allahü teâlânın rahmetiyle girebilir" buyurmuşlardı.
Eshâb-ı kirâm;
- Sen de mi yâ Resûlallah? diye sordu.
Efendimiz;
- Evet ben de, buyurdular.
EĞER BÖYLE YAPARSAK
Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, mümin, Allahü teâlânın sıfatlarıyla sıfatlanmalıdır, buyurdu.
Anlamadılar.
- O nasıl olur efendim?
Şöyle îzah etti:
- Meselâ Allahü teâlâ affedicidir. Biz de O'nun kullarını af edip, kin tutmayacağız.
Ve ilâve etti:
- Yine Allahü teâlâ, kullarının günahlarını örtücüdür. Biz de, din kardeşlerimizin ayıp ve kusurlarını örtüp, kimseye anlatmayacağız. Bunu yapabilirsek, Allahü teâlânın sıfatlarıyla sıfatlanmış oluruz.
|