Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2009 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

İsmimi nerden biliyorsun?
26.03.2009

Manisada yaşamış Allah dostlarından Darendeli Ömer Rızai hazretlerinin rahime-hullahü teâlâ keramet ehli bir kişi olduğunu duyan Şeyh İbrahim adında bir hoca, Manisaya geldi bir gün.

Bu zatı merak etmiş, tanımak istiyordu.
Şehre varınca, evini sordu.
Gösterdiler.

Kapıyı çaldığında, bir delikanlı çıktı.
Bu genç, o zatın oğluydu.

İsmiyle hitab ederek;
- Buyurun İbrahim amca. Babam da şimdi gelir, dedi.

Misafir şaşırmıştı:
- İsmimi nerden biliyorsun evladım?

- Babam söyledi. Az önce evden çıktı ve "Şimdi Şeyh İbrahim adında bir hoca efendi ziyaretimize gelecek. Onu içeri al. Ben de az sonra gelirim" dedi.

Şeyh İbrahim, şaşkınlıkla girdi içeri.
Az sonra geldi büyük zat.

Onu görünce sevindi ve;
- Özür dilerim, geciktim, buyurdu.

Şeyh ibrahim sordu:
- Nereden geliyorsunuz hocam?
- Mekkeden. Bir dostum az önce orada vefat etti de, onun cenazesine gitmiştim.

Sonra koyu bir sohbete daldılar.
Şeyh İbrahim, sohbetten büyük zevk almış, hiç duymadığı şeyleri öğrenmişti ondan.

Sonra izin istedi.
Ve elini öpüp ayrıldı huzurundan.

EN BÜYÜK KERAMET

Bir gün de;
- En büyük keramet nedir? diye sordular bu zata.

Cevabında;
- En büyük keramet, dinde istikamet sahibi olmaktır, buyurdu.

Sordular:
- İstikamet nedir efendim?
- İstikamet, bildiği hak yolda dosdoğru yürümek, hiç sağa sola sapmamaktır.

Sordular yine.
- İyi insan kimdir efendim?
- İyi insan, kimseye yük olmayan, bilakis herkesin yükünü çekendir.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı