Gönül Sultanları.com >  Alim ve Evliyaların Alfabetik Listesi > B > Behaüddin-i Buhari > At kendini o suya!
At kendini o suya!
Behaeddin Buhari, çok büyük evliyadır.
Onun feyiz verdiği binlerce kimse vardır.

Talebeden birini, göndermişti bir yere.
O, işini halledip, dönüyorken geriye,

Bir ağaç gölgesinde oturup dinlenirken,
Yorgun olduğu için, uyuyup kaldı birden.

Ve lakin rüyasında, Behaeddin Buhari,
Hazretlerini gördü, heybetliydi bir hayli.

Kendisine yaklaşıp, buyurdu ki pür hiddet:
(Bu yerde uyunur mu, burayı hemen terk et!

Burası, uyunacak yer değil ey evladım!
Zira kurtlar dolaşır etrafta adım adım.)

Uyanıp, gözlerini açtığında, bu defa,
Gördü ki, iki aç kurt geliyor o tarafa.

Fırlayıp, korku ile uzaklaştı oradan.
Ve Kasr-ı arifana vardı akşam olmadan.

Gördü ki, yola çıkmış Buhari hazretleri,
Kendisini bekliyor, nice zamandan beri.

Yanına yaklaşınca, buyurdu ki: (Ey evlat!
Tehlikeli yerlerde olur mu istirahat?)

Bir gün de, bu evliya, talebeleri ile,
Yolculuğa çıkmışlar, giderlerdi bir yere.

Yolları, bir ırmağa uğradı en nihayet.
Su, heybetli akardı, derindi hem de gayet.

Bakıp, Emir Hüseyin adlı talebesine,
Buyurdu: (At kendini, şu ırmağın içine!)

Emir Hüseyin dahi, hiç tereddüt etmeden,
(Peki efendim) deyip, atladı suya hemen.

Diğer talebeleri, korkuya düştüler hep.
Dediler: (Hüseyin’in ne oldu hali acep?)

Ve nihayet bir müddet geçer geçmez aradan,
Seslendi: (Ey Hüseyin, çık gel şimdi oradan!)

Çıktı Emir Hüseyin anında dışarıya.
Üzeri kupkuruydu, girmemiş sanki suya.

Talebe arasına oturunca o gelip,
Hepsi gıbta ettiler, bu halini seyredip.

O gün şahit olunca, onlar bu keramete,
Teslimiyetleri de çoğaldı o hazrete.

Behaeddin Buhari, buyurdu: (Ey Hüseyin!
Suya atladığında, ne gördün, söyle temin.)

Arz etti ki: (Efendim, siz öyle emredince,
Kendimi, bir odada buldum suya girince.

Gayet güzel döşenmiş bir oda idi ki hem,
İnci ve yakutlarla süslü idi muhteşem.

Ve lakin etrafıma baktığımda o anda,
Hayret ile gördüm ki, hiç kapı yok odada.

Nasıl çıkabilirim bu odanın içinden?
Diye düşünürdüm ki, fark ettim sizi birden.

Siz, bir kapı gösterip, elinizle açarak,
Bana buyurdunuz ki: (Kapı burda, işte bak.)

Halbuki kapı yoktu, odada biraz önce.
Ancak fark edebildim, siz onu gösterince.

Açtığınız kapıdan, dışarı çıkınca ben,
Sizin huzurunuzda kendimi buldum hemen.)

www.gonulsultanlari.com