Gönül Sultanları.com >  Alim ve Evliyaların Alfabetik Listesi > S > Seyyidet Nefise > Kartal ve bohça
Kartal ve bohça
SEYYİDET NEFİSE
rahmetullahi aleyha

Dünyâya düşkün olmaması, haramlardan çok sakınması, kerem ve cömertliği ile meşhur hanım velîlerden. İsmi, Nefîse binti Hasan olup, hazret-i Ali'nin dördüncü göbekte torunudur. Tâhire ve Kerîmet-üt-dâreyn lakabları vardır. 762 (h. 145) senesinde Mekke-i mükerremede doğdu. Annesi, Lübâne binti Abdullah bin Abbâs bin Abdülmuttalib'dir. 823 (h.
208)de Kâhire'de vefât etti. Önce Medîne-i münevverede yerleşti. Seyyidet Nefîse, İmâm-ı Ca'fer-i Sâdık'ın oğlu İshâk-ı Mu'temen ile evlendi. Bu evlilikten Kâsım ve Ümmü Gülsüm isminde iki çocukları oldu.


Seyyidet Nefise ki, bir evliya hatundur.
Aliyyül Mürteza'nın dördüncü torunudur.

O devirde, bir kadın vardı fakir, ihtiyar.
Dört kızıyla, bir evde otururlardı bunlar.

Bu kızlar, hafta boyu iplik eğirirlerdi.
Anneleri, pazarda satıp geçinirlerdi.

Yine bir gün bu hatun, ipleri aldı evden.
Satmak için, çarşıya giderken sabah erken,

Bohçası da başında, gidiyorken pazara,
Bir kartal, onu kapıp kaçırdı uzaklara.

Bütün sermayeleri, o bohçadaydı zaten.
Bayılıp düştü yere, kadın üzüntüsünden.

Kendine geldiğinde, gördü ki çok insanlar,
Etrafına toplanmış, soruyor: (N'oldu, ne var?)

Anlattı hadiseyi, dediler ki: (Ey hatun!
Ne için üzülürsün, ne kıymeti var bunun?)

Dedi: (Onu satarak geçinirdik hepimiz.
Onu da kuş kaçırdı, ne yaparız şimdi biz?)

Dediler ki: (Ey hatun, bak, Seyyidet Nefise,
Vardır ki, git derdini ona söyle ne ise.

Rica et, dua etsin o sana bu iş için.
Onun duası ile, hallolur elbet işin.)

O hatun geldi hemen Seyyidet Nefise’ye.
Yalvarıp rica etti: (Bana dua et) diye.

Buyurdu ki: (Ey hatun, edeyim peki ala.
Elbette ki her şeye kadirdir Hak teâlâ.

Her mahlukun rızkına kefildir cenâb-ı Hak.
Sen rızkı hiç düşünme, O, gönderir muhakkak.

Sen şimdi müsterih ol, rahatça evine git.
O, rezzak-ı âlemdir, Ondan hiç kesme ümit.)

Az sonra, birileri gelerek Seyyide’ye,
Dediler: (Üç gün önce, binmiştik bir gemiye.

Ve lakin su almaya başlayınca gemimiz,
Batma tehlikesiyle karşılaştık hepimiz.

Sizi vesile edip, dua ettik Allah'a.
Çok şükür, bu duamız bitmemişti ki daha,

Bir kartal, hızla indi geminin üzerine.
Ağzındaki bohçayı, bırakıp gitti yine.

Onu açıp gördük ki, iplik dolu hep içi,
O iplerle bağlayıp, hallettik hemen işi.

Duanızla kurtulduk, hamd olsun Rabbimize.
Şu beşyüz dirhem dahi, hibedir bizden size.)

Gözleri yaşararak aldı onu eline.
O ihtiyar hatunu, davet etti evine.

Gelince, kendisine buyurdu ki: (Ey hatun!
O ipleri pazarda, sen kaça satıyordun?)

(Yirmi dirhem) deyince, buyurdu ki: (Pekala,
Bak, sana daha fazla gönderdi Hak teâlâ.

O Allah ki, kefildir rızkına mahlukatın.
Rızık için, boş yere, kendini üzme sakın.)

www.gonulsultanlari.com