Gönül Sultanları.com >  Eshâb-ı Kirâm > Bu döşeğe oturamazsın
Bu döşeğe oturamazsın
Yapılan sözleşmeye uymayan Kureyş'liler,
Çok büyük bir korku ve endişeye düştüler.

Bin defa pişman olup, öyle ettiklerine,
Büyük bir korku düştü, herbirinin kalbine.

Hemen Ebu Süfyan’a dediler ki o vakit:
(Bunu düzeltmek için, derhal Medine'ye git.

Muhammed'le görüşüp, uzat muahedeyi.
Yoksa bu, bizim için olmayacak pek iyi.)

Medine'ye gelince Ebu Süfyan velhasıl,
İlk Ümmü Habibe’nin evine oldu vasıl.

Bu hatun, kızı idi zira Ebu Süfyan'ın.
Ve zevcesi olurdu hem de Resulullahın.

Girince Ebu Süfyan, bu hanımın evine,
Oturmak arzu etti bir döşek üzerine.

Lakin Ümmü Habibe, koşup geldi odadan.
Kaldırdı o döşeği babası oturmadan.

Ebu Süfyan üzülüp, dedi: (Ne yapıyorsun?
Benden, bir döşeği mi yoksa esirgiyorsun?)

O dahi babasına eyledi ki şöyle arz:
(Bu döşek üzerine, müşrikler oturamaz.

Zira bu, o Serverin mübarek döşeğidir.
Senin buna oturman, asla layık değildir.)

Daha fazla üzülüp, şöyle dedi kızına:
(Evimden ayrılalı, bir şeyler olmuş sana.)

Ona, Ümmü Habibe dedi: (Elhamdülillah!
Bana, İslamiyet’i müyesser etti Allah.

Ey babam, senin gibi bir kimse, nasıl olur,
Küfürde inad edip, İslam’dan uzak durur?)

Ebu Süfyan, kızının sözlerine kızarak,
Geldi Resulullaha o evden ayrılarak.

Dedi ki: (Ya Muhammed, Hudeybiye sulhünün,
Yenilenmesi için buraya geldim bu gün.

Ve yine senin ile, müşavere yapalım.
Sulhün müddetini de, bir miktar uzatalım.)

Peygamber efendimiz, önce biraz durdular.
Sonra, Ebu Süfyan'a şunları buyurdular:

(Biz bu muahedeye aykırı davranmayız.
Ve onun üzerinde değişiklik yapmayız.)

Hiç de beklemediği bir cevap işitince,
Ona, bu talebinde ısrar etti bir nice.

Lakin Peygamberimiz, sükut edip durdular.
Ve ona, herhangi bir cevap buyurmadılar.

Israr etti ise de Ebu Süfyan bir nice,
Yine de alamadı müsbet, iyi netice.

Dönüp Kureyş'lilere anlattı bu durumu.
O zaman bir korkuya kapıldı bil'umumu.

www.gonulsultanlari.com