Gönül Sultanları.com >  Evliya Nasihatleri > Aradığın burdadır, gel hemen > Ona nasıl kavuştum?
Ona nasıl kavuştum?
Sevdiği talebeden Şeyh Ömer-i Taşkendi,
Vardı ki, hayatını anlatır şöyle kendi:

Önceleri Taşkentte ikamet ediyordum.
(Bir evliya bulsam da, hizmet etsem) diyordum.

Tanıştım o günlerde, bazı Müslümanlarla.
Ve sohbet ediyorduk zaman zaman onlarla.

Meğer talebesiymiş onlar bir evliyanın.
Adı da, (Behaeddin Buhari)ymiş o zatın.

Hiç görmediğim halde o veliyi velhasıl,
Sevgi ve muhabbeti kalbimde oldu hasıl.

Öyle fazlalaştı ki bu sevgisi gönlümde,
Bir gün ruhaniyeti, hasıl oldu önümde.

Kulağıma eğilip, buyurdu ki: (Evladım!
Ne için Horasan'a gelmezsin, ben ordayım.)

Sonra da, göz önünden kayboldu birden bire.
Dopdolu oldu kalbim, onun muhabbetiyle.

Gemiyle Horasan’a, yola çıktım ben o an.
Sabah vakti, gemide, okudum kalkıp ezan.

Lakin kimse kalkmadı namaz için o saat.
Üzülüp, yolculara ettim öğüt, nasihat.

Nasihatime dahi, kulak asmayınca pek,
Çıktım su üzerine, gemiyi terk ederek.

Suda batmadığımı görüp gemidekiler,
Beni tekrar çağırıp, çok iltifat ettiler.

Doğrusu ben de buna çok hayret eylemiştim.
(Bu, onun kerameti olsa gerek) demiştim.

O gemiden inince, bir çöl çıktı önüme.
Ve lakin hiçbir korku gelmiyordu gönlüme.

Gidiyordum ve lakin bilmiyordum yolumu.
Birazdan hatırladım, acıkmış olduğumu.

Ben, bazı yemekleri düşünürken gönlümde,
Onları, bir sofrada gördüm o an önümde.

O yemekleri yiyip, şükreyledim Allah’a.
Bir ceylan sürüsüyle, karşılaştım bu defa.

Benden kaçarlar mı ki diye düşünür iken,
Hepsi, gelip yüzünü sürdüler bana hemen.

Serahs’a vardığımda, bir kimse gördüm yine.
Bana (Hoş geldin) deyip, götürdü evlerine.

Dedi ki: (Behaeddin Buhari hazretleri,
Başka bir vilayete gittiler dünden beri.

Bana buyurdular ki: Taşkent'li Ömer diye,
Misafirim geliyor, ilgilen onun ile.)

Sonra, teşrif eyledi o eve o büyük zat.
Benimle ilgilenip, eyledi çok iltifat.

Buyurdu ki: (Hoşgeldin, ey Taşkent'li Ömer'im!
Senin yolculuğundan, an be an var haberim.

Hani sen üzülüp de, çıktın ya o gemiden,
Bizim himmetimizle, batmadın suda hemen.

Sonra o ıssız çölde, acıktığında, yine,
Bizim himmetimizle sofra geldi önüne.

Sonra ceylan sürüsü gördün ya önceki gün,
Bizim himmetimizle, koştular sana o gün.)

Bunları öğrenince, şükreyledim Allah’a.
O zatın hizmetinden, ayrılmadım bir daha.

www.gonulsultanlari.com