Gönül Sultanları.com >  Evliya Nasihatleri > Şeytan gider de Hak dostu gidemez mi? > Sultanlar ardınca yürüsün
Sultanlar ardınca yürüsün
Bir gün Sultan Ahmet Han, gitmişti Üsküdar’a.
Gördü bu veli zatı, gezinirken bir ara.

Kendisi at üstünde, o ise yaya idi.
Görünce, edebinden süratle yere indi.

Yaklaşıp arz etti ki: (Ey kıymetli üstadım!
Lütfedip binerseniz, emrinizdedir atım.)

Baktı, cihan sultanı bunu arzuluyordu.
Durdu ve bir hususu hatırlar gibi oldu.

Bindirdi hocasını, Sultan, kendi atına.
Kendi, yaya olarak düştü onun ardına.

Sonra o mübarek zat, bir yere gelip durdu.
Padişaha dönerek, ona şöyle buyurdu:

(Sultanım, bu teklifi yapınca az önce siz,
Bir şeyi hatırlayıp, kabul ettik bunu biz.

Üstadım, bir gün bana, sevgi ile bakarak,
Mübarek kollarını ileri uzatarak,

Bana, can-ü gönülden bir dua eylemişti.
Sultanlar rikabında yürüsünler demişti.

Sırf hocamın o sözü yerine gelsin diye,
Rıza göstermiş idim atınıza binmeye.)

Sonra inip, Sultanı bindirdi ata tekrar.
Kendi, yaya olarak yürüdü eve kadar.

Osmanlı padişahı, birinci Sultan Ahmet,
Bir cami yaptırmaya eyledi bir gün niyet.

Caminin temeline, o zaman ilk kazmayı,
Sultanın arzusuyla, vurdu Mahmud Hüdayi.

Ve bir Cuma gününde, tamamlandı nihayet.
Sultan, açılış için herkesi etti davet.

Okutmak gayesiyle hem Cuma hutbesini,
Çağırdı birisiyle, Hakkın bu velisini.

Lakin o, otururdu Üsküdar mevkiinde.
Karşıya geçmek için, kıyıya geldiğinde,

Gördü ki, fırtınadan denizde çok dalga var.
Cesaret edemedi gitmeye kayıkçılar.

Kendisi bir kayığa binerek bu büyük zat,
Sarayburnu’na kadar, geldi sakin ve rahat.

Dalgalar, adam boyu ard arda geliyordu.
Velakin o kayığa bir zarar vermiyordu.

Onun bindiği kayık, Allah’ın izni ile,
Dalgalardan bir zarar görmedi zerre bile.

Kayığın etrafını çevreleyen bir alan,
Hikmet-i ilahiyle oluyordu süt liman.

Gelin gibi süzülüp, vardı Sarayburnu'na.
O gün bunu duyanlar, çok hayret etti buna.

Üsküdar-Sarayburnu arasına, bu yüzden,
(Hüdayi yolu) diye, ad verildi o günden.

www.gonulsultanlari.com