Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > Tövbe eden affedilir > Dünya için üzülme!
Dünya için üzülme!
En büyük âlim ve Evliyalardan Behaeddin-i Buhari “kuddise sirruh” hazretleri, bir gün, bir sevdiğini üzüntülü görünce;
- Ne için üzülüyorsun? diye sordu.

Adam;
- Dünya sıkıntısı efendim, dedi. Alacak, verecek yani.

Buyurdu ki:
- Dünya için üzülmeye değmez kardeşim. Peygamber efendimiz de “aleyhisselam” üzüntülü ve düşünceli idi. Ama Onun derdi başkaydı. O, dünya işleri için değil, insanların ahiretlerini düşünerek üzülüyordu. "Niçin inanmıyorlar? Niçin hakikatı görmüyorlar?" diye kendisini paralıyordu.

Şöyle bitirdi:
- Şimdi de bizim ve her Müslümanın üzüntüsü bu olmalıdır.

Herkesle iyi geçinin!

Bir gün de sevdikleriyle sohbet ederken;
- Kardeşlerim, herkesle iyi geçinin, ama kendinizle iyi geçinmeyin, buyurdu. Kim kendisiyle iyi geçinirse, zarardadır. Size, dinini öğrenmek için biri gelirse, ona hizmetçi olun. Asıl iş, bir kişiyi daha sonsuz ateşten kurtarmaktır ki, bu da insanlara dinimizi öğretmekle olur.

Şöyle devam etti:
- Önce yapmamız gereken şey, dinimizi güzelce öğrenmek, sonra başkalarına öğretmektir. Kendini haklı bilen, akıllı bilen, daima sıkıntı çeker. İslamiyet, nefse tâbi olmamak için gelmiştir.

En son nasihatı neymiş?

Bir gün de şunu anlattı:
- İmam-ı Gazali hazretleri “rahmetullahi aleyh” vefat ederken, talebeleri baş ucuna gelip;
- Efendim, bize son nasihatınız nedir? diye sordular.

Büyük âlim ve Veli;
- El ihlas! El-ihlas! El-ihlas! diye üç defa tekrar etti.

Sonra;
- Allah! dedi ve göç etti bu alemden.

Din kardeşini üzersen…

Bir gün de;
- Din kardeşinin kalbini kıran, kovanın dibini delmiştir buyurdu. Ne kadar çok ibadet, ne kadar mühim hizmetler yaparsa yapsın, bu işlerden ne kadar büyük sevap kazanırsa kazansın, kendisine hiç faydası olmaz.

- Neden efendim? dediler.
- Çünkü kovası deliktir. Müminlerin kalbini kırdığı için kazandığı sevaplar o delikten akıp gider. Kendine bir faydası olmaz. Böyle olan kimsenin etrafında kimse kalmaz.

www.gonulsultanlari.com