Evliyanın en büyüklerinden Muhammed Masum Faruki “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün Sual ve Hesaptan sordular.

Cevaben;
- Ahirette, dünyadaki işlerden sual ve hesap vardır, buyurdu. Ahirete mahsus olan ve Mizan denilen bir terazi ve Sırat köprüsü denilen bir geçit vardır.

Arzettiler:
- Bazıları bunların varlığında şüphe ediyor efendim.
- Bunları, Peygamberimiz “aleyhisselam” haber vermiştir. Peygamberlik ne demek olduğunu bilmeyen o gibi cahillerin inanmaması, bunların yok olmasını göstermez.

Ve izah etti:
- Peygamberlik makamı, aklın üstündedir. Peygamberlerin doğru sözlerini, akla uydurmaya çalışmak, Peygamberliğe inanmamak, güvenmemek olur.

Ve netice:
- Ahiret işlerinde, hiç akla danışmaksızın Peygamberlere tâbi olmaktan ve onlara uymaktan başka çare yoktur.

Cennet ve Cehennem şimdi var

Bir gün de Cennet ve Cehennemden sordular bu mübarek zata.

Cevabında;
- Cennet ve Cehennem şimdi vardır, buyurdu. Kıyamet günü, hesaptan sonra, birçokları Cennete gönderilecek, birçoğu da, Cehenneme sokulacaktır.

Sordular:
- İkisi de sonsuz değil mi efendim?
- Evet. Cennetin nimetleri ve Cehennemin azabları ebedidir, sonsuzdur. Bunlar, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde açıkça bildirilmektedir.

Başarı nedir?

Bir gün de;
- Başarı nedir efendim? diye sordular bu zata.

Cevabında;
- Başarı, ahirette faydası olacak şeylerdir, buyurdu.

Ve şöyle izah etti:
- Kendisini Cehennemde yanmaktan kurtaramayan bir kimse, bütün dünyaya malik olsa bile, ne kıymeti vardır ki? Zira ölünce, hepsi elinden çıkacaktır.