Evliyanın en büyüklerinden Seyyid Abdülhakim-i Arvasi “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Dünya ve ahiret saadetlerinin başı, en iyisi, Allahü teâlânın rızasına, sevmesine kavuşmaktır, buyurdu. Bu da, İslamiyet’e uyarak, yani farzları, sünnetleri yaparak ve haramlardan, mekruhlardan sakınarak kazanılır. Ama bir şartla.

Merak ettiler:
- O şart nedir efendim?
- İhlasla yapmaktır.

- İhlas nedir efendim?
- İhlas, kalbin temiz olması demektir. Kalbin temiz olması da, dünyaya düşkün olmaması, onu sevmemesi, sadece Allahü teâlâyı sevmesidir.

- Allahü teâlâyı sevmek için ne lazım efendim?
- Bunun için, bir şey yapmak, çalışmak lazım değildir. Kalb dünya sevgisinden kurtulursa, Allah sevgisi kalbe kendiliğinden yerleşir.

- Dünya sevgisinden kurtulmanın yolu nedir efendim?
- Kalbinde dünya sevgisi olmayanların sohbetinde bulunmak veya o büyük zatların kitabını okumaktır.

Cennete gitmek için

Bir gün de sohbetinde;
- Beş vakit namazını kılan, Cennete gider, buyurdu.

Ve izah etti bunu:
- Cennetin sekiz tane kapısı, bu sekiz kapının da sekiz tane anahtarı var. Bu anahtarlardan birincisi İmandır, ikincisi, Besmeledir.

Merak ettiler:
- Diğer altısı nedir efendim?
- Diğer altı anahtar, Fatiha suresinin altı âyetidir. Müslümanlar, namaz kılarken Besmeleyi ve Fatihayı okuyorlar. İmanları zaten var.

Şöyle özetledi:
- Müslüman namaza durduğu zaman, Cennetin sekiz kapısı birden açılır ve Rabbi ile arasındaki perdeler kalkar.