İslam âlimlerinin en büyüklerinden Mahmud-u İncirfagnevi “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün Güzel ahlak’tan sordular. 
 
Cevabında; 
- Dinimiz, güzel ahlak dinidir, buyurdu. 
 
Ve şunu anlattı: 
Bir gün, Eshab-ı kiramdan biri, Peygamber efendimize “aleyhisselam” gelerek; 
- Yâ Resulallah en kıymetli ibadet nedir? diye sordu. 
 
Efendimiz “aleyhisselam”; 
- En kıymetli ibadet, güzel ahlaklı olmaktır, buyurdu. 
 
O şahıs, aynı mecliste aralıklarla dört beş sefer aynı suali sordu. Efendimiz “aleyhisselam” her seferinde; 
- Güzel ahlaklı olmaktır, diye cevap verdi. 
Sonuncusunda, ilaveten; 
- Güzel ahlaklı olmak, kızmamaktır, buyurdu. 
 
Cihat, fitne çıkarmamaktır 
 
Bir gün de sohbetinde; 
- Ahir zamanın cihadı, fitne çıkarmamaktır, buyurdu. 
 
Sohbetine devamla; 
- Anne baba, evladından razı olursa, Allahü teâlâ da o kulundan razı olur, buyurdu. Anne babanızın ve büyüklerinizin duasını alın. Dua, sadakadan önemlidir. 
 
Ve açıkladı: 
- Sadaka, kazayı belayı önler. Dua ise, kaderi değiştirir. Onun için dua almayan yarı yolda kalır. Bir adım ileriye gidemez.  
 
Ve altını çizdi: 
- Siz siz olun, karıncaya da, sevdiklerinize de herkese de iyilik edin, Müslümanların duasını alın. 
 
Şöyle bitirdi: 
- Bir mümine bir bardak su verenin, kul hakkı hariç bütün günahları affolur. 
 
En büyük günah 
 
Bir gün de; 
- En büyük günah nedir efendim? diye sordular bu zata. 
 
Cevaben; 
- Kalb kırmaktır, buyurdu. 
 
- Hiç kimsenin mi kalbini kırmayacağız efendim? 
- Evet, hiç kimsenin. 
 
- Kâfirlerin de mi efendim? 
- Elbette. Kâfirin de kalbini kırmak haramdır dinimizde.
   |