Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > Herkesten dua almaya bakın > Bal, şarap oldu
Bal, şarap oldu
Ubeydullah-ı Ahrar hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir gün hizmetçisine;
- Bana Semerkant’tan, biraz bal getir, buyurdu.

Hizmetçi;
- Peki efendim deyip, yollandı Semerkant’a.

Hocasının emrettiği kadar bal satın alıp, tam dışarı çıkıyordu ki, dükkana çok güzel bir kadın girdi.

Şeytana uyup, şehvetle baktı o kadına.
Sonra ayrılıp yola koyuldu ve Taşkent'e gelip, takdim etti o balı hocasına.

Etti ama, hocasının yüzü gülmüyordu.

Hatta kaşlarını çatıp, pek sitemli olarak;
- Sen bal almaya gittin. Ama şarap getirdin. Niye böyle yaptın? buyurdu.

- Estağfirullah efendim. Ben size bal getirdim.
- Hayır, şarap getirmişsin. İstersen aç bak.

Hizmetçi kutuyu açınca hayretten dona kaldı.
Zira kutuda bal değil, şarap vardı hakikaten.

O zaman anladı hatasını.
Kendi kendine;
“O kadına şehvetle bakmıştım. Ben o günahı işleyince, kutudaki bal da şarap olmuş” diye düşündü hemen.

Bu, ona büyük bir ders olmuştu.
Bir daha bakmadı yabancı bir kadına.

Havaya yazı yazmak

Bu zat bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, bazı kimseler vardır ki, her ne olursa olsun, kim ne ziyana uğrarsa uğrasın, her nimet yalnız bana gelsin, der. Maksadı, hedefi budur, buyurdu. Ve ekledi:
- Onun zevki ve sefası için herşeyin feda olması, umurunda bile değildir.

Sordular:
- Bunlar neden böyledir efendim?
- Çünkü imansızdırlar. Akılları yoktur. Böyle kimselerde merhamet olmaz. Canavardan, en korkunç hayvandan da daha zararlıdırlar.

- Ama bunlardan bazısı, insanlıktan, şefkatten bahsediyor hocam.
- Onların insanlıktan, merhametten söylemesi, havaya yazı yazmak gibidir kardeşim. Yani kendi menfaat ve şehvani arzularına kavuşmaları için birer tuzaktır.

www.gonulsultanlari.com