Gönül Sultanları.com >  Alim ve Evliyaların Alfabetik Listesi > S > Sehl Bin Abdullah-i Tusteri > Hastalık nimettir
Hastalık nimettir
SEHL BİN ABDULLAH-İ TÜSTERİ
rahmetullahi aleyh

Büyük velîlerden. İsmi Sehl bin Abdullah, künyesi Ebû Muhammed'dir. 815 (h. 200) yılında Horasan'ın Tüster şehrinde doğdu. 896 (h.
283) de Basra'da vefât etti.


Sehl bin Abdullah-ı Tüsteri hazretleri,
Meşhurdu nefsi ile olan riyazetleri.

Yaptığı içindir ki Rabbine her an taat,
Ona, hayvanlar bile ederlerdi itaat.

Yanına gelirlerdi bazen vahşi hayvanlar.
Sakin otururlardı, vermeden hiçbir zarar.

Hak teâlâ indinde, duası makbuldü pek.
Ondan dua isterdi herkes bunu bilerek.

Hasta olan birine, dua etseydi eğer,
Kalmazdı o kimsede, hastalıktan bir eser.

Var idi kendinin de bazı hastalıkları.
Lakin büyük bir nimet bilirdi o bunları.

Onun dualarıyla bulurken herkes şifa,
O, dua etmiyordu kendisine bir defa.

Dediler ki: (Kim sizden bir dua etse talep,
Müstecap duanızla, şifaya kavuşur hep.

Lakin var sizin dahi, iki mühim derdiniz.
Siz, niçin kendinize hiç dua etmezsiniz?)

Dedi: (Bana onları, gönderdi Hak teâlâ.
Kendisi, şifasını verir ise ne a’la.

Bana, bu hastalıklar dert değil, birer ihsan.
Nimetin gitmesine, dua eder mi insan?

Ben bunlara sabredip, Rabbime şükrettikçe,
O, yüksek makamlara yükseltti beni nice.)

Şehrin valisi dahi hasta oldu bir ara.
Söyledi bu derdini bilcümle doktorlara.

Hepsi aciz kaldılar onun tedavisinden.
O, Sehl-i Tüsteri’yi işitti birisinden.

Dediler ki: (O size, dua etsin bir defa.
Muhakkak ki bulunur derdinize bir deva.)

Vali onu çağırtıp, dedi: (Bende var şu dert.
Bundan kurtulmam için, bana da bir dua et.)

Buyurdu: (Zindanlarda mazlum varken bir nice,
Benim dualarımdan alamazsın netice.)

Dedi ki: (Öyle ise, affettim cümlesini.
Şu andan itibaren çıkarsınlar hepsini.)

Sonra Sehl-i Tüsteri dedi ki: (Ya ilahi!
Benden dua istiyor şu hasta vali dahi.

Her ne ki varsa onda, bir dert veya musibet,
Sonsuz merhametinle, buna şifa nasib et.)

Henüz sona ermeden duası bu velinin,
Dertlerinden bir eser kalmadı o valinin.

Çok teşekkür eyledi o Sehl-i Tüsteri’ye.
Ve bir kese altını, etti ona hediye.

Lakin kabul etmedi bunu Sehl-i Tüsteri.
Hiç elini sürmeden, gönderdi ona geri.

Orada, bazısının gelmişti ki kalbine:
(Keşke alıp verseydi şehrin fakirlerine.)

O, çakıl taşlarına eyledi bir kez nazar.
Gördüler ki, bir anda altın oldu o taşlar.

www.gonulsultanlari.com