Gönül Sultanları.com >  Alim ve Evliyaların Alfabetik Listesi > S > Sehl Bin Abdullah-i Tusteri > Ne zaman atacaksın zünnarını
Ne zaman atacaksın zünnarını
Bir gün Sehl-i Tüsteri, son hastalık anında,
Kendinden geçmiş halde, yatarken yatağında,

Sordu talebeleri: (Efendim, yerinize,
Kimi bırakırsınız, kim halef olur size?)

O an Sehl-i Tüsteri açarak gözlerini,
Söyledi (Şad-ı dil) nam bir kâfirin ismini.

Yanında bulunanlar, çok hayret eylediler.
(Hocamızın, herhalde aklı gitti) dediler.

Bu sebeple, çok büyük şaşkınlık hasıl oldu.
Herkes onun sözünü, başka yorumluyordu.

Buyurdu ki: (Kalkınız, gürültü yapmayınız!
Bana siz, Şad-ı dil'i acele çağırınız.)

Biraz sonra, Şad-ı dil gelince huzuruna,
Yatağından doğrulup, şöyle buyurdu ona:

(Ey Şad-ı dil, dünyadan ayrılırsam ben şayet,
Minberime çıkarak, insanlara sen vaaz et.)

O da şaşırdıysa da, (Peki) dedi cevaben.
O gün, Sehl-i Tüsteri göç etti bu âlemden.

Üç gün sonra Şad-ı dil, ikindi namazında,
Gelip hazır bulundu cemaat arasında.

Başında sorgucu ve belinde zünnariyle,
Gelip çıktı minbere, kâfir kıyafetiyle.

Hayret nazarlarıyla bakışırken insanlar,
O, minberden seslendi, dedi: (Ey Müslümanlar!

Ey Sehl-i Tüsteri’nin kıymetli cemaati!
İşte o veli zatın büyük bir kerameti.

Zira o, bir gün bana demişti: Ey Şad-ı dil!
Ne zaman aramıza olursun sen de dahil?

Hâlâ gelmedi mi ki iman etme zamanı?
Ne zaman atacaksın, belinden zünnarını?

İşte ey Müslümanlar, şimdi geldi o zaman.
Ben dahi, sizin gibi işte oldum Müslüman.)

Bir evladı vardı ki hem de bu veli zatın,
Henüz çocuk yaşında, hal ehliydi bihakkın.

Yiyecek isteseydi annesinden o eğer,
(Rabbinden iste!) derdi, validesi her sefer.

Secdeye kapanırdı o da Yaradanına.
Annesi, dediğini hazırlardı yanına.

Çocuk, secdeden kalkıp, o şeyleri görünce,
Allahü teâlâya şükrederdi ilk önce.

Bilmezdi annesinin getirip koyduğunu.
Allahü teâlâdan bilirdi yine onu.

Çocuğun, ihtiyacı oldu yine bir şeye.
Annesi evde yoktu, vardı hemen secdeye.

Rabbine arz eyleyip, secdeden kalktığında,
İstediği şeyleri, gördü yine yanında.

O sırada annesi, gelip girdi içeri.
Ve gördü çocuğunun yanındaki şeyleri.

Nereden aldığını sorunca ona hemen,
Dedi: (Geldi bunlar da, her günkü gelen yerden.)

www.gonulsultanlari.com