O Server, Medine'ye hicret edip gelince,
Bir mescit inşasını arzu etti hemence.
Böyle düşünür iken, Cibril aleyhisselam,
O Resulün yanına geldi ve verdi selam.
Dedi: (Ya Resulallah, emrediyor ki Rabbin,
Taş ile kerpiçten bir, mescit inşa edesin.)
Bu emr-i ilahiyi alır almaz o Server,
Mescit için, bir arsa düşündüler bu sefer.
Kusva’nın ilk olarak çöktüğü o arsayı,
Hemen arzu ettiler gidip satın almayı.
Ve lakin sahipleri dediler ki: (Onu biz,
Satmak değil, hediye etmek arzu ederiz.)
Peygamber efendimiz kabul eylemediler.
Arsanın ücretini, fazlasıyle verdiler.
Arsanın tesviyesi yapılırken bir yandan,
Döktüler kerpiçleri, hemen öbür taraftan.
Temel atılmak için, gelindi bir araya.
İlk taşı, Resulullah koydular bu binaya.
Sonra buyurdular ki: (Sen de ya Eba Bekir!
Benimkinin yanına koymak için taş getir.)
Hazret-i Ömer'e de buyurdu ki: (Ya Ömer!
Sen de onun yanına, taş getir de koyuver.)
Hazret-i Osman'a da buyurdu ki: (Ya Osman!
Sen de onun yanına, taş getir de koy şu an.)
Ve hazret-i Ali'ye buyurdu ki: (Ya Ali!
Getir, Osman'ınkinin yanına koy sen dahi.)
Mescidin inşasında, başta Fahr-i kâinat,
Bütün eshab-ı kiram çalıştı hepsi bizzat.
Resulullah, sırtında kerpiç götürüyordu.
Eshabından birisi, bu halde Onu gördü.
Dedi: (Ya Resulallah, müsaade ederseniz,
Onu ben taşıyayım, siz zahmet etmeyiniz.)
Lakin O buyurdu ki böyle diyen eshaba:
(Ben, sizden daha fazla muhtacım bu sevaba.)
Mescidin inşasında, daha fazla herkesten,
Peygamber efendimiz çalıştı hakikaten.
En ağır kayaları, hem de tek başlarına,
Alıp götürürlerdi, ustaların yanına.
Eshab böyle görünce Sevgili Peygamberi,
Daha büyük bir aşkla çalışırdı her biri.
Hatta Ammar bin Yaser, herkes bir taşır iken,
Taşıyordu kendisi iki kerpici birden.
Kerpicin birisini, Sevgili Peygamberin,
İkincisini ise, taşırdı kendi için.
Peygamber efendimiz görünce onu böyle,
Sırtını okşayarak mübarek elleriyle,
Şefkat ve muhabbetle buyurdu ki: (Ey Ammar!
Herkes için bir ecir, sana, iki ecir var.)
|