Gönül Sultanları.com >  Peygamber Efendimiz > Uhud Gazası > Ondan gelene razıyım
Ondan gelene razıyım
Peygamber efendimiz ve şanlı mücahidler,
Şehid olan Eshabı, önce tesbit ettiler.

Ve hazret-i Hamza’nın halini görür görmez,
Ağladı Resul ile, Eshabdan hemen herkes.

Zira kesmişler idi burnunu, kulağını.
Bununla da kalmayıp, yarmışlardı karnını.

Resulullah ve Eshab, bu üzüntüde iken,
Bir kadını gördüler, telaş içinde gelen.

Safiyye Hatun idi, o gelen üstün kadın.
Halası oluyordu hem de Resulullahın.

Peygamber-i zişânın şehadetini, o da,
Medine’de işitip, koşturmuştu Uhud’a.

Kız kardeşi olurdu, hem hazret-i Hamza’nın.
Ayrıca, annesiydi Zübeyr ibni Avvam’ın.

İşitip o Serverin şehid edildiğini,
Koşa koşa, Uhud’a attı hemen kendini.

Resulullah, halası Safiyye’yi görünce,
Zübeyr ibni Avvam’a buyurdu ki hemence:

(Anneni geri çevir, görmesin şehidleri.
Kardeşini görürse, dayanamaz yüreği.)

Resulün bu emrini tebliğ etmek üzere,
Koştu hazret-i Zübeyr, annesi Safiyye’ye.

O ise, heyecanla sordu ki ona hemen:
(Ey oğlum, bana önce haber ver Peygamberden.)

Dedi ki: (Anneciğim, şükür elhamdülillah.
Sağ ve selamettedir şu anda Resulullah.)

Ferahladı ise de alınca bu haberi,
Yine görmek istedi, gözüyle Peygamberi.

Hazret-i Ali dahi, gelmişti yanlarına.
Gösterdi o Serveri bu mübarek hatuna.

Safiyye, sağ ve salim görünce Peygamberi,
Sevinip ferahladı, kalmadı bir kederi.

Daha sonra, kardeşi Hamza’yı etti merak.
Onu görmek istedi, şehidlere bakarak.

Lakin hazret-i Zübeyr, durdurdu annesini.
Dedi: (Resulullahın bakmana yoktur izni.)

Safiyye hatun ise, dedi ki: (Ey evladım!
Hamza'nın ahvalinden ben dahi haberdarım.

Bu hale, Allah için uğradı elbet o da.
Daha beterlerine razıyız biz bu yolda.

Allahü teâlâdan ne gelirse, razıyız.
Ne ki Ondan geliyor, sabredip katlanırız.)

O böyle söyleyince, gitti hazret-i Zübeyr.
Annesinin sözünü, Resule verdi haber.

Resulullah, duyunca onun bu dediğini,
Buyurdu: (Öyle ise, görsün biraderini.)

Safiyye hazretleri, alınca buna izin,
Cesedinin başına geldi aziz şehidin.

Baş ucunda oturup, sessiz sessiz ağladı.
Takdire razı olup, sabıra bel bağladı.

Bir hırka getirmişti, dedi: (Bunu alınız!
Biraderim Hamza'yı, bu hırkaya sarınız.)

Hazret-i Safiyye'den aldılar o hırkayı.
Onunla defnettiler Seyyid-üş-şühedayı.

www.gonulsultanlari.com