Gönül Sultanları.com >  Peygamber Efendimiz > Mute Gazası > Ordu yola çıktı
Ordu yola çıktı
Müşrikler, katledince elçi olan Harisi,
Topladı Eshabını Allah’ın Sevgilisi.

Buyurdu: (Ey Eshabım, önce Şam’a varınız.
Zeyd ibni Harise’dir, sizin kumandanınız.

Eğer harp esnasında, Zeyd şehid olur ise,
Cafer bin Ebi Talip kumandan olsun size.

O da şehid olursa harp meydanında eğer,
Abdullah bin Revaha emir olsun bu sefer.

O da şehid olursa, bir araya geliniz.
Münasip bir kimseyi, emir tayin ediniz.)

İsimleri sayılan şahısların, derakap,
Şehid olacağını anladı cümle Eshap.

Ve lakin kendileri bunları işitince,
Bu müjdeden ötürü, gark oldular sevince.

Zira tek gayeleri var idi ki hepsinin,
O da, şehid olmaktı bu yolda Allah için.

Resulullah, sancağı Zeyd ibni Harise’ye,
Teslim edip, orduyu gönderdi bu sefere.

Sonra o kumandana buyurdu ki: (Gidiniz!
Evvela kâfirleri dine davet ediniz.

Kabul etmezler ise, gitmiştir bizden vebal.
Hemen o kâfirlerle yapınız cenk ve cidal.)

Üçbin kişilik ordu, muhacirin ve ensar,
Resulün duasıyla o gün yola çıktılar.

Peygamber efendimiz Veda yokuşu denen,
Yere kadar, onların yürüdü peşlerinden.

Ve hatta Medine’de kalan sahabiler de,
Gelip uğurladılar, onları bu mahalde.

Tekbirler getirerek ayrılıyorken ordu,
Kalanlar, onlar için dualar ediyordu.

Mücahidler ufuktan kayboluncaya kadar,
Onlara, gözyaşı ve gıbta ile baktılar.

Zeyd ibni Harise’nin taşıdığı o sancak,
Dalgalanıyor idi, rüzgarda sallanarak.

Yolculuk, olaysız ve neşeli geçiyordu.
Mücahidler, cenk için sabırsızlanıyordu.

Abdullah bin Revaha giderken o arada,
Şiirlerle bir şeyler söylerdi şu manada:

(Ey devem, kumluktaki şu kuyuya beni sen,
Oradan da, dört konak ileri götürürsen,

Bundan başka sefere artık çıkmayacaksın.
Zira bu cenkten sonra, sahipsiz kalacaksın.

Çünkü ben, bu savaştan geri dönmeyeceğim.
Öyle umuyorum ki, ben şehid düşeceğim.)

Sonra kendi kendini etti ki şöyle ikaz:
(Ey Revaha’nın oğlu, geç kaldın, hızlan biraz.

Çok yavaş gidiyorsun, bak diğer mücahidler,
Seni, çok gerilerde bırakıp da gittiler.)

Böyle deyip, deveyi hızlandırdı az daha.
Ve şöyle söylendi ki: (Bak ey İbni Revaha!

Sen artık düşünme ki, geride malların var.
Umurunda olmasın, bağ bahçe ve hurmalar.

Zira Allah yolunda cihada gidiyorsun.
Sonunda şehidlik var, sana müjdeler olsun.)

www.gonulsultanlari.com