Ebu Ali Dekkak hazretleri “rahmetullahi aleyh”, vefat edince, sevdiklerinden biri, rüyada gördü kendisini.

Baktı ki çok üzgün, devamlı ağlıyor.
- Efendim, niçin ağlıyorsunuz? Dünyaya geri dönmeyi mi istiyorsunuz yoksa? diye sordu.

Cevabında;
- Dünyaya, tek bir şey için dönerim, buyurdu.

- O nedir ki efendim?
- Elime demirden bir baston alır, ayağıma demirden bir ayakkabı giyer, bütün dünyayı kapı kapı dolaşırım.

- Niçin efendim?
- Kapıya çıkanlara; Ey insanlar! Ben ahiretten geliyorum. Vallahi Cennet var, billahi Cehennem var! Gafletle yaşamayın. Cehennemde azaplar çok şiddetli, dayanamazsınız! derim.

İyi dost ve arkadaş

Bir gün sohbetinde;
- İyi dost ve arkadaş, insanı doğru yola getirir, buyurdu.

Ve ekledi:
- Ben iyi miyim? diye merak ederseniz, kiminle arkadaşlık ettiğinize bakın. Salihlerle beraberseniz, siz de iyi olursunuz. Bozukların yanında, siz de bozulursunuz.

- Hikmeti ne efendim? dediler.
- Çünkü ahlak bulaşıcıdır. Kalb, karşısında kim varsa, ona kayar.
Yahut da onun kalbi, meyledip sana akar.

Şöyle bitirdi:
- Velhasıl bugün kurtulmanın, bir tek çaresi vardır. O da, kurtulanlarla beraber olmaktır.

Ölünce uyanacağız

Bir gün de bir sevdiğine;
- Bu dünya hayaldir, buyurdu.

Adam anlayamadı:
- Dünya hayal midir efendim?
- Evet, bir rüyadır dünya. Nitekim Peygamberimiz “aleyhisselam”; “İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar” buyuruyor.