Bayezid-i Bistami hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir yıl, Hac dönüşü Hemedan’a uğradı.

Oradan, bahçesine ekmek için, bir miktar çiçek tohumu aldı.
Lakin Bistam’a varıp da torbayı açınca, içinde karıncaların olduğunu gördü.

Eyvah! Bunları yuvalarından ayırdım diyerek büyük üzüntüye düştü.
Tekrar döndü Hemedan’a.
Tohumları yerine bırakıp, rahat etti.

Derimin içine de girsen…

Bir gün de yolda yürürken, bir gencin kendisini takib ettiğini fark etti.

Arkasına dönüp;
- Beni niçin takib ediyorsun? diye sordu.

Genç, saygıyla arzetti:
- Sizin gibi olmak istiyorum efendim. Yegane arzum budur. Lütfen bir himmet edin de ben de bu yolda yükseleyim.

Ona sevgiyle bakıp;
- Evlat! Bu yolda yükselmek için, İslamiyet’in emirlerine uymak lazımdır, buyurdu.

Ve ekledi:
- Bunda az gevşeklik olursa, derimin içine de girsen, faydası olmaz.

Dünya nedir?

Bir gün de bazı sevdikleri;
- Efendim, dünya nedir? Dünya denince neyi anlayacağız? diye sordular.

Cevaben;
- Dünya, kısaca haram ve günahlardır, buyurdu. Ancak niyet önemlidir burada. Mesela namaz kılmak bir ibadettir değil mi?

- Evet efendim.
- Bir kimse Allah için değil de dünyalık bir menfaat elde etmek için namaz kılarsa, günah olur.

- Yani dünya mı olur efendim?
- Evet. Dünyalık bir iş de, Allah için yapılırsa, ahiret işinden sayılır.