Ana Sayfa >  1001 Güzel Menkîbe > Ey insan, kibirlenecek neyin var? > Sultanın benimle ne işi var?
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Sultanın benimle ne işi var?

Harun Reşid, veziriyle birlikte bir akşam üzeri Fudayl bin İyad hazretlerinin “rahmetullahi aleyh” kapısını çaldılar.

Hazret-i Fudayl, kapıyı açmadın;
- Kimsiniz? diye sordu.

Vezir cevap verdi:
- Sultan, ziyaretine geldi. Kapıda bekliyor.

Cevap tez geldi:
- Sultanın, benimle ne işi var? Benim, dünya adamlarıyla hiç işim olmaz. Lütfen meşgul etmeyin.

Bu sözler, hoşuna gitti Halifenin.

İşte aradığım budur

Vezirin kulağına eğilip;
- İşte aradığım budur, dedi.

Ancak kapı açılmıyordu onlara.

Vezir seslendi tekrar:
- Ey Fudayl, aç kapıyı. Bak, emir-el müminin kapına gelmiş, seni görmek istiyor.
- Ben açmam. Ama zorla girecekseniz, o başka.

Hazret-i Fudayl’ın yaşlı annesi vardı içerde.
- Aç oğlum, dedi. Sultana karşı ayıptır.

Annesini kırmayıp açtı kapıyı.

Cehennemde yanmasa

Ama onlar girince kandilini söndürüp;
- Gözüm, dünya ehli birini görmesin, buyurdu.

O, dünya sultanıydı, bu, gönüller sultanı.
O, bunda arıyordu gönlünün dermanını.

Harun Reşid;
- Bir nasihatını almak için kapına geldim, dedi.

Hazret-i Fudayl, karanlıkta sultanın elini tutup;
- Ne yumuşak el, Cehennemde yanmasa bari, buyurdu.

Harun Reşid ağladı.

Büyük Veli, sözüne devamla;
- Ey Harun! Sen milletin sultanısın. Ama asıl sultanlık nedir biliyor musun?

- Nedir yâ Fudayl?
- Kendi nefsine sultan olabiliyor musun? Asıl sultanlık budur işte.
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
24.04.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı