| Ebu Midyen Mağribi hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir gün bazı ahbabıyla bir evde oturmuş tefekkür ediyordu ki, bir ara başını kaldırıp;- Ben de onlardanım, elhak doğrudur! diye seslendi.
 
 Oradakiler, bir şey anlamayıp;
 - Efendim, doğru olan nedir? diye sordular.
 
 Buyurdu ki:
 - Abdülkadir Geylani hazretleri “rahmetullahi aleyh”, az önce Bağdat’ta bir kürsüde; “Benim şu iki ayağım, bu devirde bulunan Evliyanın boynu üzerindedir” buyurdu. Onu işitip tasdik ettim.
 
 O günün tarihini, bir yere yazdılar. Sonra, bunu Bağdat’tan araştırdılar.
 
 Ve gerçekten Gavs-ül azam hazretlerinin “rahmetullahi aleyh”, aynı gün ve aynı saatte böyle buyurduğunu öğrendiler.
 
 Kulun boynu büküktür
 
 Bu zat, bir sohbetinde;
 - Kardeşlerim, kul odur ki, boynu daim büküktür ve bu günahlarla benim hâlim ne olacak? diye düşünüp korkar, buyurdu.
 
 Sordular:
 - İyi insanın başka ne meziyetleri vardır efendim?
 
 Buyurdu ki:
 - Ömrünü boşa geçirmez. İbadetini ihlasla yapar. iyi amellerini unutur, ama günahlarını bir an bile unutmaz.
 
 Ve ekledi:
 - Kendisine yapılan eziyeti unutur, ama ölüm ve ahireti hiç unutmaz.
 
 Hizmet, ibadettir
 
 Bir gün de;
 - Kardeşlerim, Allah’ın kullarına hizmet de ibadettir, buyurdu.
 Yalnızlıkta şöhret vardır ki, bu da büyük afettir.
 
 - Ne tavsiye edersiniz efendim? dediler.
 - Bir kenara çekilmeyin. Bütün gayretinizle kullara hizmet edin, onlara dinimizi öğretin, Müslüman olmalarına gayret edin buyurdu.
 
 Ve ekledi:
 - İnsanlar, güruh güruh ateşe giderken, onları kurtarmaktan daha mühim iş olur mu?
 
 |