Ana Sayfa >  Alim ve Evliyaların Alfabetik Listesi > A > Ahmed Bedevi > Çok heybetli idi
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Çok heybetli idi

SEYYİD AHMED BEDEVİ
rahmetullahi aleyh


Mısır evliyâsından. İsmi Ahmed olup babasının adı Ali'dir. Nesebi Peygamber efendimize ulaşır. Künyesi Ebü'l-Fityan ve Ebü'l-Abbas, lakabı ise Şihabüddîn'dir. Seyyid-i Bedevî diye tanınır. Annesinin ismi Fatma binti Muhammed'dir. 1200 (h. 596)'de Fas'ta doğdu. 1276 (h. 675) senesinde Mısır'ın Tanta şehrinde vefat etti. Kabr-i şerîfi üzerine yapılan türbede her sene düzenlenen toplantılarda Mevlid-i şerîf ve Kur'ân-ı kerîm okunması âdet oldu. Ahmed Bedevî hazretlerinin kerâmetleri vefâtından sonra da devam etti.

Sülale-i Resulden, Seyyid Ahmed Bedevi,
Meşhurdu halk içinde bir çok kerametleri.

Binikiyüz’de Fas’ta, dünyaya gelen bu zat,
Yetmişaltı yaşında, Mısır’da etti vefat.

Evliya-yı kiramdan olan bu zat-ı şerif,
Büyük bir âlim olup, hem seyyiddir, hem şerif.

Henüz küçük yaşında, başladı tahsiline.
Çalışıp, vakıf oldu ilimlerin hepsine.

Bir manevi işaret alıp henüz genç iken,
Babasıyla birlikte, Mekke’ye gitti hemen.

Uyurken Beytullaha çok yakın bir binada,
Gaibden, kendisine geldi şöyle bir nida:

(Ey Ahmed-i Bedevi, uyan da Rabbini an!
Uyumakla, Allah’a yaklaşamaz bir insan.)

Kalktı ve abdest alıp, andı Hak teâlâyı.
Tekrar uyuduğunda, duydu aynı nidayı.

Diyordu ki: (Ey Ahmed, uykudan uyan ve kalk!
Rabbini sevenlere, yakışır mı uyumak?

Yüksek derecelere kavuşmak isteyenler,
Ne uyur, ne dinlenir, ne de yiyebilirler.

Nefsinle mücadele eyle ki sen şimdiden,
Yüksek derecelere ereceksin çünkü sen.)

O günden itibaren, bir aşk ile ruz-ü şeb,
Kendisini, ilme ve ibadete verdi hep.

Konuşmayıp, halk ile azalttı ilgisini.
Çalışıp, günden güne çoğalttı bilgisini.

Öyle bir dereceye çıktı ki en nihayet,
Ondan yayılır oldu kullara rüşd, hidayet.

Hak aşığı olanlar, ona gelip bu defa,
Onun bir sohbetini bildiler cana safa.

Hep Allah’ı düşünür, anardı Onu her an.
Onun nurlu kalbinde, iz yoktu bu dünyadan.

Sahili görünmeyen bir denizdi ilimde.
O, binlerce veliyi yetiştirdi elinde.

Yüzünde, öyle heybet vardı ki bu kişinin,
Hiç kimsede, cesaret olmazdı bakmak için.

Bu yüzden, peçe ile gizlerdi yüzünü hep.
(Bedevi) denilmiştir kendine bundan sebep.

Önceleri çok cesur ve atılgan bir huya,
Sahipken, sonraları çekildi inzivaya.

Sükutu tercih edip, terk eyledi kelamı.
İşaret ederekten anlatırdı meramı.

Devamlı oruç tutar, bulurdu böyle huzur.
Bir zeytin tanesiyle yapardı iftar, sahur.

Uzun boylu, heybetli ve buğday benizliydi.
Kolları, bacakları, hem uzun, hem etliydi.

Gayet nurlu, sevimli, heybetliydi hem yüzü.
Doğuştan sürmeliydi, hem dahi iki gözü.
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.03.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı