Celaleddin Tebrizi, hal ehli bir veli zat.
Tesirli sözleriyle, ederdi çok nasihat.

Bir gün de buyurdu ki: (Dua, bir ibadettir.
Ve çok iyiliklerin gelmesine sebeptir.

Hazret-i Ömer Faruk, ömreye gitmek için,
Resul-i kibriyadan, istediÄŸinde izin,

Buyurdu ki: (Gidiniz sıhhat ve afiyetle.)
Ve ey kardeÅŸim Ömer, bana da dua eyle.)

Hazret-i Ömer der ki: (Bu kardeÅŸim sözünden,
Daha tatlı bir kelam, duymadım ömrümde ben.)

Dua demek, birine bir ÅŸey ikram etmektir.
Bir Fatiha göndermek, yine dua demektir.

Birine, az da olsa, iyilik etsen ÅŸayet,
O da, bu iyiliğin altında kalmaz elbet.

Bir Allah adamına, bir dua etsen eğer,
O da, sana misliyle yardım ve himmet eder.

EÄŸer Resulullaha, bir dua ve salevat,
Edersen, O da sana yarın eder şefaat.

Yani dua etmekle bir din kardeÅŸimize,
Onun kat kat fazlası, döner ve gelir bize.

Allah'ın Sevgilisi, eshab-ı kiramına,
Bazen buyururdu ki: (Dua ediniz bana.)

O zaman derlerdi ki: (Ey Allah'ın Habibi!
Var mı ihtiyacınız duaya bizim gibi?)

O buyurur idi ki cevabında Eshaba:
(Sizler dua ederek, kavuÅŸun bu sevaba.

Faydası edene mi, edilene mi olur?
Åžimdi bilmeseniz de, sonradan belli olur.)

Bir gün de buyurdu ki: (KurtuluÅŸu kiÅŸinin,
Yapmasına baÄŸlıdır, her ÅŸeyi Allah için.

Hiç tasvip edilmeyen bazı insanlar vardır.
O da, kullara göre ÅŸekillenen insandır.

Hep insanlara göre tavır alır o yani.
Lakin cenâb-ı Allah, hiç beÄŸenmez bu hali.

Çünkü halis Müslüman, her yerde Müslümandır.
Eğer değişiyorsa, onun dini noksandır.

(Altın), hiç deÄŸiÅŸir mi, olsa da hangi elde?
Kâfirde de altındır, müminin elinde de.

Hava ve su ne ise, Müslüman iÅŸte odur.
Onun yanında olan, bulur rahat ve huzur.

Çünkü o, ahirete döndürmüÅŸtür yüzünü.
Onu gören, unutur cümle üzüntüsünü.

Müminler, Allah için bir araya gelseler,
Buna, melekler bile imrenir, gıpta eder.

Bu gibi Müslümanlar, mezardan kalktığında,
Gölgeleneceklerdir, ArÅŸ-ı a’la altında.

Kim nefsine deÄŸil de, Ä°slam’a uysa ÅŸayet,
Ebediyen Cennete kavuÅŸur en nihayet.

Her kim de gider ise, hep nefsinin peÅŸinde,
Yanar o da mâzallah, Cehennem ateÅŸinde.)