Bir gün Zünnun-i Mısri, bir dere kenarında,
Abdest alıyordu ki, kimse yoktu yanında.
Bir ara, az ötede biri çarptı gözüne.
Bir kere baktıysa da, hemen döndü önüne.
Zira o, bir kadındı, bir an gördü yüzünü.
Ve Allah korkusundan çekti ondan gözünü.
DüÅŸündü: Kim bu kadın, ne arar bu tenhada?
Zira hiç kimsecikler bulunmazdı burada.
O böyle düÅŸünürken, seslendi ki o hanım:
(Ey Zünnun, benim sana vardı çok hüsn-i zannım.
Takva ehli bir kiÅŸi bilirdim seni hepten.
Hiç de böyle deÄŸilmiÅŸ, üzüldüm bu sebepten.)
Çok garibine gitti bu, hazret-i Zünnun’un.
DüÅŸündü ki: Muhakkak, bir hikmeti var bunun.
O böyle düÅŸünürken, konuÅŸtu ki o tekrar:
(Ey Zünnun, ne zannettin, tabii hikmeti var.
Zira takva sahibi bir kiÅŸi olsa idin,
Bir yabancı kadına, katiyen bakmaz idin.
Ve eğer velilikten nasibin olsaydı az,
Rabbinden gayrısıyla, ilgilenmezdin biraz.
Ey Zünnun, istiyerek bakmadın bana, evet.
Lakin veli olanlar, bunu da yapmaz elbet.)
O, hazret-i Zünnun’a ettiÄŸi bu sözünden,
Sonra da, birden bire kayboldu göz önünden.
Bu vaka, kendisine garip gelmiÅŸti biraz.
Kaybolunca, dedi ki: (Bu, ilahi bir ikaz.
O, bir insan deÄŸildi, bir melekti muhakkak.
Bana öÄŸüt vermeye gönderdi cenâb-ı Hak.)
Yine yaÅŸlı bir kadın, geldi Zünnun Mısri’ye.
Yalvardı: (Evladımı kurtarın lütfen) diye.
Buyurdu ki: (Hayrola, ne oldu evladına?)
Dedi ki: (Timsah kaptı, kurtar Allah adına.)
Zünnun-i Mısri ona, (Peki olur) diyerek,
Geldi Nil kenarına, dualar eyleyerek.
Dedi ki: (Ya ilahi, bu kadının oğlunu,
O timsahın elinden halas et, kurtar onu.
Zavallı kadıncağız ağlıyor kederinden.
Sağ salim kurtar onu, o hayvanın elinden.)
O sırada bir timsah, çıktı su üzerine.
ÇocuÄŸu, saÄŸ olarak bırakıp gitti yine.
Kadın bunu görünce, kaldı büyük hayrette.
Dedi: (İnanmıyordum size ben hakikatte.
İnsanlar, sizi bana çok methettiler, fakat,
Ben onların sözüne, etmiyordum iltifat.
Denemek niyetiyle gelmiştim yanınıza.
Ümitsiz (Âmin) dedim sizin bu duanıza.
Şimdi tam inandım ki, nasılmış evliyalar.
Nasıl kabul olurmuş eylediği dualar.
Ben bunu, yaşıyarak, görerek inandım tam.
Beni affetmenizi ediyorum istirham.)
|