Ana Sayfa >  Peygamberler > Musa aleyhisselam > Zekatı da reddetti
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Zekatı da reddetti

Karun, zenginliÄŸiyle her gün daha şımarıp,
Musa Peygambere de kin güttü haddi aşıp.

DüÅŸmanlığı, gün be gün ziyadeleÅŸiyordu.
Servetine güvenip, ona diÅŸ biliyordu.

Hatta Müslümanlar da, bu haset ve kinine,
Üzülüp, ÅŸöyle öÄŸüt verdiler kendisine:

(Ey Karun, şımarma ki servetine bakarak,
Malıyla şımaranı, hiç sevmez cenâb-ı Hak.

Rabbin sana verdiÄŸi bu büyük servet ile,
Ondan, ahiretini, Cenneti talep eyle.

Nasıl ki, Allah sana verdiyse bunca servet,
Sen de ondan, Allah’ın kullarına ihsan et.

Ve fesat çıkarmaya yakın olma ki asla,
Fesat çıkaranları hiç sevmez Hak teâlâ.)

Müminler, ona böyle ettiyse de nasihat,
O hiç kabul etmeyip, kininde etti inat.

Ve nankörlük ederek, ÅŸöyle dedi cevaben:
(Bu malı, ilmim ile edindim ben tamamen.)

Karun’un bu sözünü, Rabbimiz beÄŸenmeyip,
Åžöyle haber gönderdi Nebisine vahyedip:

(Öncelerde vardı ki nice zengin kavimler,
Hak teâlâ, onları yok etti birer birer.

Onlar, daha zengindi kendisinden halbuki.
Madem ki ilmi vardı, bilmez mi bunu peki?)

Âyet-i kerimede, Hak teâlâ Karun’u,
Kınadı, malı ile çok maÄŸrur olduÄŸunu.

Halbuki o bunları okumuÅŸtu Tevrat’ta.
Birçok tarihçilerden dinlemiÅŸti de hatta.

VazgeçmediÄŸi için malla gururlanmaktan,
Kurtarmadı o ilmi, onu helak olmaktan.

Süslü elbiselerle, bir ihtiÅŸam içinde,
Kavminin arasından kibirle geçtiÄŸinde,

Bazıları imrenip, diyorlardı ki: (Ah ah!
Böyle servet, bize de verseydi keÅŸke Allah.)

Lakin kavi imanlı bir kısım Müslümanlar,
Onların bu sözünü beÄŸenmezlerdi zinhar.

Onlara derlerdi ki: (Yazıklar olsun size!
Ne kadar düÅŸkünsünüz dünyalık zevkinize.

Halbuki iman edip, salih amel iÅŸleyen,
Yarın kavuşacaktır Cennete ebediyyen.)

Karun, muhalefette giderek ileriye,
Açıktan cephe aldı artık Musa Nebi’ye.

Sırf altından bir bina yaparak en nihayet,
Verirdi insanlara, her gün türlü ziyafet.

Onun, bundan maksadı şu idi ki bu sefer,
Halk, yalnız kendisine teveccüh eylesinler.

Cahillerden bir kısmı, kanıp bu iltifata,
Onun gibi olmayı istediler adeta.

Onun emrine girip, oldular hizmetkârı.
Çünkü onlar, servette gördüler asıl kârı.

Musa aleyhisselam, bütün bunlara raÄŸmen,
Nasihat ediyordu ona mütemadiyen.

Hak teâlâ, zekatı emredince vahyedip,
Musa Nebi, Karun'a bildirdi bunu gidip.

Karun eve gidince, bir hesab etti, fakat,
Çok geldi kendisine vereceÄŸi bu zekat.

Bu kadar malı vermek, çok zor geldi nefsine.
Zekat vermemek için, baktı bir çaresine.
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Güncelleme Tarihi
8.11.2025
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanlarýn istifadesi için hazýrlanmýþtýr. Orjinaline sadýk kalmak þartýyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediði gibi alýp istifade edebilir.

Hosted by Ýhlas Net
Ziyaretçi Sayýsý