Allah’ın Sevgilisi ve Sahabe-i kiram,
Yolun yarılarına varmışlar idi ki tam,
Haber için, Mekke’ye giden BiÅŸr hazretleri,
Dönüp, Resulullaha getirdi ÅŸu haberi:
Dedi: (GeldiÄŸimizi, KureyÅŸ haber alarak,
Tedbire başvurmuşlar korkuya kapılarak.
Etraf kabilelere, adamlar göndermiÅŸler.
Onlardan, savaÅŸ için yardım talep etmiÅŸler.
O kabileler dahi, ederek hep ittifak,
Ebtah denen mevkide yapmışlar bir yığınak.
Hatta sokmamak için Mekke’ye müminleri,
Toplanıp, bu hususta yemin etmiş herbiri.
Ve ikiyüz kiÅŸilik birliÄŸi, bir an önce,
KeÅŸf için bize doÄŸru çıkarmışlar hemence.)
Bu haberi Resule verince BiÅŸr bin Süfyan,
Allah’ın Sevgilisi çok üzüldü o zaman.
Buyurdu: (Bu, KureyÅŸ'i helak eden bir iÅŸtir.
Zaten harpler, onları yiyip de bitirmiştir.
Onlar, kendilerini ne zannediyorlar ki?
Ellerinin altında kuvvet ve güç mü var ki?
Rabbimin gönderdiÄŸi bu dini, vallahi ben,
Ayrılıncaya kadar şu başım bedenimden,
Onlarla çarpışmaktan, geri durmayacağım.
Ve bu dini, tam hakim ve üstün kılacağım.)
Sonra da Eshabına döndürdü yüzlerini.
Bu babta, onların da sordu fikirlerini.
Onlar da, cevabında arz ettiler ki hemen:
(Allah ile Resulü, iyi bilir bizlerden.
Canımız, mallarımız feda olsun uğruna.
Biz, umre niyetiyle çıktık Kâbe yoluna.
Kimseyi öldürmeye, yok asla niyetimiz.
Beytullahı ziyaret etmektir tek gayemiz.
Lakin bu ziyarete, mani olurlar ise,
Çarpışıp, ulaşırız yine hedefimize.)
Eshab-ı kiramdaki bu tam kararlı hali,
Görünce, Resulullah memnun oldu bir hayli.
Buyurdu: (Ey Eshabım, beni sevindirdiniz.
Allah’ın izni ile haydi ilerleyiniz!)
Eshab, Resulullahın etrafında giderek,
YürüyüÅŸe geçtiler, tekbirler getirerek.
Sonra mola verildi, öÄŸlen olduÄŸu zaman.
Ve Bilal-i HabeÅŸi okudu çıkıp ezan.
O esnada KureyÅŸ’in, o ikiyüz kiÅŸilik,
BirliÄŸi de, oraya yetiÅŸti hemencecik.
Mekke ile Eshabın arasına girerek,
Bir hücum vaziyeti aldılar dizilerek.
Buna raÄŸmen korkmayıp, Allah’ın Sevgilisi,
Ardında saf saf olmuÅŸ bindörtyüz sahabisi,
Ezanı müteakip, hep namaza durdular.
MüÅŸriklerin bazısı, bundan duygulandılar.
O bindörtyüz kiÅŸinin, birden eÄŸilmeleri,
Daha sonra doÄŸrulup, secdeye inmeleri,
Görülmeye deÄŸer bir manzaraydı bu olan.
Sanki bir daÄŸ, doÄŸrulup eÄŸiliyordu o an.
|