Peygamber efendimiz, Süheyl ibni Amr ile,
Andlaşmaya vardılar bir kısım şartlar ile.
Åžöyle ki, bu akd on yıl geçerli olacaktı.
Taraflar, bu müddette hiç savaÅŸmayacaktı.
Müslümanlar bu sene, geriye edip avdet,
Kâbe’yi, ertesi yıl edecekti ziyaret.
Umreye gelince de, üç gün kalacaklardı.
Yalnız yolcu silahı bulunduracaklardı.
Müslümanlar, Kâbe’yi ziyaret ederlerken,
Uzakta olacaktı KureyÅŸliler Kâbe’den.
Bir müÅŸrik, iman edip giderse Medine’ye,
İade olacaktı o, Mekke’ye geriye.
Lakin Müslümanlardan, Mekke’ye gitse biri,
O, verilmeyecekti Medine’ye hiç geri.
Sordu hazret-i Ömer Resul-ü müctebaya:
(Kabul edecek miyiz bu şartı da acaba?)
Buyurdular ki: (Evet, kim bizden ayrılarak,
Giderse, Allah onu bizlerden etsin ırak.)
Bir Müslüman, hac için Mekke’ye gittiÄŸinde,
Olacaktı o yerde, tam emniyet içinde.
Yine aynı ÅŸekilde Medine’ye, Mekke’den,
Giden de, emniyette olacaktı tamamen.
Arab kabileleri, istediÄŸi tarafla,
Serbest olacaklardı birleşip anlaşmakta.
AndlaÅŸma maddeleri, yazıldı açık açık.
Ve imzalanmasına gelmişti sıra artık.
O esnada bir kiÅŸi, koÅŸarak birden bire,
Ayaklarında zincir, geliverdi o yere.
Süheyl onu görünce, fırlayarak yerinden,
Dikenli bir dal ile, gelene vurdu birden.
Buna raÄŸmen toplayıp, o bütün gayretini,
Resulün huzuruna atıverdi kendini.
Dedi: (Ya Resulallah, hidayete erdim ben.
Ne olur kurtar beni bu zalimler elinden.)
Bu, müÅŸrik heyetinin temsilcisi Süheyl’in,
OÄŸlu Ebu Cendel’di, olmuÅŸtu yeni mümin.
Babası tarafından zincire vurularak,
İşkence edilirdi, hem aç bırakılarak.
Resul-ü müctebanın o yere geldiÄŸini,
Duyup, kaçıvermiÅŸti kırıp zincirlerini.
Süheyl, Resulullaha ÅŸöyle dedi hemence:
(Onu bana teslim et andlaÅŸma gereÄŸince.)
O Server buyurdu ki Süheyl'e o aralık:
(Ama biz sulhnameyi henüz imzalamadık.)
Süheyl kabul etmeyip, dedi ki: (İyi, fakat,
Maddeler üzerinde mevcuttur mutabakat.
İade etmez isen eğer ki onu bana,
Ben de, bu sulhnamenin imza atmam altına.)
Buyurdu: (Öyle ise, benim hatırım için,
Haricinde tutuver onu bu sözleÅŸmenin.)
Yine kabul etmeyip, çeke çeke oÄŸlunu,
Götürürken, müminler aÄŸladı görüp onu.
Rica etti ise de Resulullah bir daha,
Yine bağışlamadı onu Resulullaha.
|