Ana Sayfa >  Evliya Nasihatleri > Aranılan hazineyi gösterdim sana > Hürriyet nedir?
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Hürriyet nedir?

Abdülhak Dehlevi’ye yazdığı mektubunda,
Şöyle buyurmaktadır (dert ve elem) babında:

(İnsanlara her gelen bela ve üzüntüler,
Acı görünseler de, nimettir hepsi birer.

Dünyanın en kıymetli sermayesi, bunlardır.
Yani kullara gelen dert ve sıkıntılardır.

Bu dünya sofrasının en tatlı yemekleri,
Dert ve musibetlerdir, olsalar acı dahi.

Bu tatlı nimetleri, acı ilaçlar ile,
Kaplayarak, imtihan ederler bizi böyle.

Saadetli kimseler, bunu görüp tabii,
Acı örtüleri de çiğnerler tatlı gibi.

Hatta acılardan da, alırlar tad ve lezzet.
Onlarca müsavidir nimet ile musibet.

Nasıl tad almazlar ve bulmazlar ki hem huzur,
Sevgiliden her gelen, elbette tatlı olur.

Lakin kalb hasta ise, duyamaz bu lezzeti.
Tedavi etmelidir en evvel bu illeti.

Kalbin hastalığı da şudur ki asıl yine,
Tutulmuş olmasıdır Allah’tan gayrisine.

Allah aşıklarına gelirse nimet ve dert,
Alırlar herbirinden, büyük bir haz ve lezzet.

Hatta sıkıntılardan, alırlar daha çok haz.
Nimetlerde, onlarca böyle çok lezzet olmaz.)

Mirza Kılıcullah’a yazdığı mektubunda,
Şöyle buyurmaktadır baş sağlığı hakkında:

(Biz hepimiz, kudreti altındayız Allah’ın.
Ve Onun huzuruna çıkarız bugün yarın.

Dua ile fatiha okuyarak ruhuna,
En büyük iyiliği yapınız şimdi ona.

Çünkü ölü, denizde boğulan kimse gibi,
Bir dua ve fatiha bekler durur daimi.

Bir kuruntu, üzüntü gelirse kalbinize,
Tövbe ve istiğfarı okuyun devam üzre.

Gidermek için ise, korku ve üzüntüyü,
Okuyun akşam sabah, iki Kul e’uzüyü.

La havle ve la kuvvete illa billah okuyan,
Muradına kavuşup, korunur her beladan.)

Molla Ali Keşmi’ye yazdı ki mektubunda:
(Kulun her bir dileği ve her bir arzusu da,

Sahibinin istek ve arzusu olmalıdır.
Başka hiçbir dileği, hiç bulunmamalıdır.

Eğer böyle olmazsa, o, kulluk bağlarını,
Koparıp, kölelikten kaçmış olur hasılı.

Hep kendi istekleri ardınca giden kimse,
Esir olmuş demektir, keyfine, yani nefse.

O, Allah’a değil de, nefsine kuldur elbet.
Nefse esir olmuştur, değildir hür ve serbest.

Allahü teâlâya kul olmak ise ama,
Uymak ile mümkündür, tam olarak İslam’a.

Kim nefsin pençesinden kurtarırsa kendini,
Elde etmiş sayılır asıl hürriyetini.

Yani asıl hürriyet, Allah’a kul olmaktır.
Onun izni olmadan, bir adım atmamaktır.)
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
19.04.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı