Ana Sayfa >  Evliya Nasihatleri > Böyle yerlere han denir > Neden uyuyamazmış?
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Neden uyuyamazmış?

Evliyanın büyüğü olan İbrahim Edhem,
Terk etti Allah için taht ile tacını hem.

Gece, sabaha kadar ibadet ediyordu.
O, taati uykudan daha çok seviyordu.

(Niçin uyumuyorsun?) diye sordu bir kişi.
Dedi: (Beni uyutmaz Cehennemin ateşi.)

Bir defa, hac yoluna çıktı azık almadan.
Tevekkül eyleyerek, o yola oldu revan.

Üç gün, bir şey yemeden, devam etti yoluna.
Nihayet şeytan gelip, vesvese verdi ona:

(Terk ettin tahtı tacı, sultanlığı atarak.
Şimdi hacca gidersin, aç ve susuz olarak.

Şayet bırakmasaydın sen o büyük nimeti,
Bugün, çekmeyecektin bu kadar çok mihneti.)

Dedi: (Bunu söyleyen, bir şeytandır muhakkak.
Beni, onun şerrinden kurtarır cenâb-ı Hak.)

Gaibden denildi ki: (Onu iyi tanıdın.
Cebindekini at ki, rezil olsun düşmanın.)

Fırlattı cebindeki dört gümüş parayı da.
İblis kaçtı yanından, sözü kaldı yarıda.

Bir gün de, bir sarhoşun yanından geçiyordu.
Ağzı kirli olarak yerlerde yatıyordu.

Düşündü: Az da olsa, (Allah) diyen bir ağız,
Kirlenmişse, biz onu bu halde bırakmayız.

Ve hemen su getirip, yıkadı gayet iyi.
O sarhoş ayılınca, öğrendi hadiseyi.

Halinden utanarak, etti sıkı bir tövbe.
Ve İbrahim Edhem’e oldu halis talebe.

Bir gün, bir taş gördü ve celbetti merakını.
Üstünde yazardı ki: (Çevir, oku altını.)

Acaba ne yazıyor diye merak ederek,
Okudu o yazıyı, o taşı çevirerek:

(Madem öğrendiğinle, hiç amel etmiyorsun,
Niye bilmediğini öğrenmek istiyorsun?)

Allahü teâlâdan, ederdi hayâ, edep.
Kalbi, Hak teâlâyı anmakla meşguldü hep.

Ehemmiyet vermezdi, asla dünya malına.
Hiç itibar etmezdi mala mağrur olana.

Bir gün, zengin birisi, getirip bin altunu,
Verip, rica etti ki: (Kabul et lütfen bunu.)

Kabul buyurmayarak, dedi ki o adama:
(Ben, asla fakirlerden, hiç bir şey almam ama.)

Hayrete düştü zengin, onun bu sözlerinden.
Dedi: (Fakat efendim, fakir değilim ki ben.)

Buyurdu: (Biliyorum servetinin hepsini.
İster misin, onlardan daha ziyadesini?)

O, (İsterim) deyince, buyurdu ki: (İşte bak.
Senden daha fakiri, hiç bulunmaz muhakkak.

Senin halin, fakirlik değildir de, ya nedir?
Fakir, aza doymayıp, çoğunu isteyendir.)
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.03.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı