Ana Sayfa >  1001 Güzel Menkîbe > Eden kendine eder > Gayr-i müslim zannettiler
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Gayr-i müslim zannettiler

Abdülaziz Dirini hazretleri "rahmetullahi aleyh", mütevazı olması ve kendini gizlemesiyle meşhurdu.

Şöyle ki;
Bir gün şehir dışında bir yere gitmişti bu mübarek zat.
Bir kenarda otururken, birileri geldi yanına.

Bunun kıyafetine bakıp, gayr-i müslim zannettiler kendisini.
Akılları sıra Müslüman yapacaklardı.

Yanına yaklaştılar:
- Merhaba arkadaş!
- Merhaba.

- Sana bir şey desek, yapar mısın?
- Olur, yaparım.

- Öyleyse tekrar et dediklerimizi! Eşhedü.
- Eşhedü.

- En la ilahe illallah.
- En la ilahe illallah.

Ve “Kelime-i şehadet”i sonuna kadar okuyup tekrar ettirdiler.

Adamlar sevinçliydi:
- Haydi, şimdi de kadıya gidelim, dediler.

Mübarek zat, anlamıştı niyetlerini.
Ama kırmadı yine de.
- Olur, gidelim, buyurdu.

Vardılar kadıya ve;
- Kadı Efendi! Bu kişi Müslüman olacak. Biz Şehadeti söylettik. Bir de senin yanında söylesin, dediler.

Ancak kadı tanıyordu bu büyük zatı.

Hayretle baktı onlara:
- Siz neler diyorsunuz?

- Ne oldu kadı efendi?
- Yahu bu zat Abdülaziz Dirini efendidir. Büyük İslam alimidir kendisi.

Sonra döndü bu Veli zata:
- Efendim nedir bu hâl?
- Bilmiyorum, buyurdu. Bana, “Şehadeti oku!” dediler. Okudum. Sonra da buraya getirdiler.

Adamlar çok mahcuptu.
- Efendim! Niçin kendinizi tanıtmadınız? dediler.

Buyurdu ki:
- Niyetiniz halisti. Kalbiniz kırılır diye korktum.


Ölüm acısı

Bir gün de;
- Efendim, ölüm acısı ne kadardır? diye sordular bu zata.

Cevaben;
- Yetmiş kılıç darbesinden fazladır, buyurdu.

Sordular yine:
- Kabir azabı nasıldır efendim?
- Ölüm acısı, hiçtir bunun yanında.

- Peki mahşer azabı hocam?
- Kabir azabı da, bunun yanında hiçtir.

- Ya Cehennem efendim?
- O, hepsinden şiddetlidir. Oranın bir “kıvılcım”ı bütün dünyayı yakar, yok eder.


Çok istiğfar oku!

Bir gün de biri geldi ve;
- Efendim, çok sıkıntılarım var. Ne yapayım diye sordu bu zata.

Cevaben;
- Çok istiğfar oku buyurdu.

Adam okuyup, bütün sıkıntılarından kurtuldu.

Başka gün de, bir genç gelip;
- Hocam, işlerimde muvaffak olamıyorum, diye dert yandı.

Büyük Veli;
- Öyleyse tövbe et evladım, buyurdu ona da.

O da çok tövbe etti.
Ve muvaffak oldu her işinde.


Çocuğumuz olmuyor

Bir gün de biri gelip;
- Efendim, dua edin de çocuğumuz olsun, diye rica etti bu zata.

Cevap aynıydı:
- Öyleyse çok istiğfar eyle!

Adamcağız;
- Peki efendim, dedi.

Ve devamlı istiğfar okudu.
Çok geçmeden kavuştu muradına.

Her sene çocukları oldu.
Hem de ikiz.
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
19.04.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı