Dursun Fakih “rahmetullahi aleyh”, Åžeyh Edebali hazretlerinin "rahmetullahi aleyh" mümtaz bir talebesidir.
Kabr-i ÅŸerifi, Bilecik’te, hocasının türbesi içindedir.
SevdiÄŸi bir genç;
- Efendim, mümin nasıl olmalı? diye sordu bu büyük zata.
Cevaben;
- Mümin o kiÅŸidir ki, Allah korkusundan benzi sararır. MahÅŸerde Rabbine vereceÄŸi hesabı düÅŸünüp titrer, buyurdu.
Ve ekledi.
- İşlediÄŸi günahlar sebebiyle uykusu kaçar. Bu yüzden mahzun ve boynu büküktür daima.
Åžöyle bitirdi:
- Mümin, günahı “ateÅŸ” bilir. Kendi kusurlarını düÅŸünmekten, göremez baÅŸkasının ayıp ve günahını.
Onu sevmiyordu, ama...
O devirde ilim ehli bir kişi vardı ki, sevmiyordu bu zatı.
Bir gece, Resulullah efendimiz aleyhisselamı gördü rüyasında.
Yanında Dursun Fakih hazretleri de vardı.
Yaklaşıp elini öpmek istedi Efendimiz aleyhisselamın.
Fakat o da ne?
Resulullah efendimiz baÅŸlarını çevirdiler ondan.
Adam çok üzüldü.
Ve Dursun Fakih hazretlerine sokuldu bu defa.
Ağlayarak yalvardı ona:
- Ne olur, bir şeyler yapın da kabul etsinler beni.
Büyük Veli dayanamadı yine.
Kalkıp gizlice bir şeyler arzetti Efendimiz aleyhisselama.
Bunun üzerine kabul buyurdu onu Peygamber efendimiz.
Mübarek ellerini öperken uyandı adam.
Kan ter içindeydi.
Sabah erkenden dergahta aldı soluğu.
Büyük Veli, ona tebessümle bakıp;
- Mübarek olsun, buyurdu. O eli öpmek herkese nasip olmaz.
Nefreti, hayranlığa dönüÅŸmüÅŸtü.
Sarıldı ellerine.
Öptü, öptü ve yalvardı:
- Size haksızlık etmişim. Ne olur affedin beni.
Niçin aÄŸlarsınız?
Bir gün de Kur’an-ı kerim okuyordu ki, birden aÄŸlamaya baÅŸladı bu mübarek zat.
Sordular:
- Efendim, niçin aÄŸlarsınız?
Sesi titreyerek cevapladı:
- KardeÅŸlerim, Allahü teâlâ bizim gibi günahkârları kendisine muhatap kılıyor, daha ne olsun. Bizimle konuÅŸuyor. “Ey müminler!...” diye hitab ediyor bize. Bu ne büyük rütbe, düÅŸünebiliyor musunuz?
Ve ekledi:
- MahÅŸer gününde de, kâfirleri kendi hallerine bırakırken, bize hitab edecek. “Ey iman edenler!....” diye hitap edecek. DüÅŸmanlarından ayıracak bizi. Orada da muhatap kılacak kendisine. Bu nimeti bize ihsan ettiÄŸi için, sevincimden aÄŸlıyorum.
|