Ana Sayfa >  1001 Güzel Menkîbe > Laf ile Müslümanlık olmaz > Namaz kılıyor sultanım
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Namaz kılıyor sultanım

Çandarlı Hayrettin PaÅŸa "rahmetullahi aleyh", İznik toprağını nurlandıran bir Allah dostudur.

Bu mübarek zat, Orhaniye medresesinde talebe idi ki, bir gün Sultan Orhan geldi o medreseye.

Kendisini kapıda karşıladılar:
- Buyurun sultanım, hoş geldiniz.
- HoÅŸ bulduk. BaÅŸ müderrisle görüÅŸecektim.

- Namaz kılıyor sultanım. Hemen çağıralım.

Sultan, eliyle olumsuz işareti yaptı:
- Hayır, rahatsız etmeyin. Biz bekleriz.

Bir Osmanlı padiÅŸahı medreseye gelmiÅŸ, baÅŸ müderrisle görüÅŸmek için makamında onu bekliyor.

Osmanlıda ilim böyle kıymetliydi iÅŸte.

Aynen ÅŸunun gibi:

Zamanın sultanı, büyük alim İmam-ı Buhari hazretlerine, dini bir mesele soracaktı bir gün.

Emretti bir adamına:
- Git, İmamı çağır gelsin! Ondan dini bir mesele soracağım.

Adam;
- BaÅŸ üstüne hükümdarım, dedi.

Ve gidip çaldı kapıyı.

İmam hazretleri çıktı kapıya:
- Buyur evladım.
- Efendi hazretleri! Hükümdarım sizi çağırıyor.

- Hayırdır?
- Bir dini mesele soracakmış sizden.

İmam hazretleri kabul etmedi bu teklifi:
- İlmi zelil edemem evladım.
- Anlayamadım efendim.

- “İlim” kutsaldır evladım. İlim ayaÄŸa çaÄŸrılmaz. İlmin yanına gidilir. Sultan bizden bir ÅŸey öÄŸrenecekse, buraya gelmelidir.

Durum Sultana bildirilince, gayet makul gördü o da.
İmam hazretlerinin huzuruna bizzat gidip sordu soracağını.

Åžu talebeyi götürün

Neyse, mevzumuza dönelim.
Orhan Gazi bir müddet bekledi müderrisi odasında.
Sonra görüÅŸüp sohbet ettiler.

Ve rica etti müderrise:
- Hocam, yakında bir gazaya çıkacağız. Bizim, yol boyunca danışacağımız, sorup fetva alacağımız bir alime ihtiyacımız vardır.

BaÅŸ müderris, Alaaddin Esved hazretleriydi.
- BaÅŸ üstüne sultanım! dedi.

Ve gözlerini talebe üzerinde gezdirip, Çandarlı Kara Halil’i iÅŸaret etti sultana:
- Åžu talebeyi götürebilirsiniz.

Evet, henüz medrese talebesi olan Çandarlı Kara Halil, bütün bir sefer müddetince müÅŸavirlik yaptı Sultana.

Padişah, onun onayını almadan kalkışmadı bir işe.

Kara Halil, sonraki senelerde "PaÅŸa" oldu.
Ve sultandan "Hayreddin" lakabını alarak, "Çandarlı Hayreddin PaÅŸa" ismiyle anılır oldu.

 
Geridön
 
 
Klavye
 
Güncelleme Tarihi
4.11.2025
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanlarýn istifadesi için hazýrlanmýþtýr. Orjinaline sadýk kalmak þartýyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediði gibi alýp istifade edebilir.

Hosted by Ýhlas Net
Ziyaretçi Sayýsý