Elazığ’da medfun bulunan Muharrem Hilmi Efendi’ye "rahmetullahi aleyh" bir gün bazı gençler;
- Efendim, öncelikle yapmamız gereken şeyler nelerdir? diye sordular.

Cevabında;
- Dört şey çok mühimdir, buyurdu. Birincisi, İslamiyet’i öğrenmektir. Bilmeden Müslümanlık olmaz çünkü.

- İslam’ı nereden öğrenebiliriz efendim?
- “Ehl-i sünnet alimleri”nin kitaplarından.

Sordular yine:
- İkinci mühim iş nedir efendim?
- Okuduğunu doğru anlamak, üçüncüsü öğrendiklerini yapmaktır.

- Ya dördüncüsü efendim?
- Öğrendiği şeyleri başkalarının da öğrenmesine vesile olmaktır.

Kurtulmak için

Bir gün de bazı gençler bu zata gelip;
- Kıyamet gününde hesaptan kolay kurtulabilmek için ne yapalım? diye sordular.

Cevaben;
- İslamiyet’i iyi öğrenin, buyurdu. Bu, İslam’ı doğru yerden öğrenen samimi Müslüman için kâfidir, buyurdu.

Ve daha açıkladı:
- Dinini doğru öğrenen kimse günah işlemekten korkar. Günahtan korkan, ondan kaçar. Ondan kaçan da kıyamet günü hesaptan kolay kurtulur.

Hangisi daha sevap?

Bir gün de;
- Efendim, insanlara yardım etmek mi daha sevaptır, nafile ibadet mi? diye sordular.

Cevabında;
- Din kardeşini bir sıkıntıdan kurtarmak, bir sene nafile ibadet yapmaktan daha çok sevaptır, buyurdu.

Sordular yine:
- Din kisvesi altında dünya menfaati sağlayan kimse için ne dersiniz efendim?

Buyurdu ki:
- İnsanların en alçağı, dini, dünya menfaatine alet edenlerdir.