Amasya Evliyasından Abdurrahman-ı Sani hazretleri “rahmetullahi aleyh“, nasihat isteyen bir gence;
- OÄŸlum! Nasihatların başı “doÄŸru iman” sahibi olmaktır, buyurdu.

Ve ekledi:
- Sonra mühim olan, “ibadet” bilgilerini öÄŸrenip öÄŸrendiÄŸiyle amel etmektir.

Åžöyle devam etti:
- Akrabayı ziyaret etmeli, gönüllerini almalısın oÄŸlum. KomÅŸuların haklarını da gözetmeli, fakirlere merhamet etmelisin. Malı, parayı, Ä°slamiyet’in izin vermediÄŸi yerlere harcamamalı, izin verilen yere de, israf etmemelisin.

Ve misal verdi:
- Oyunlara, haramlara, çalgılara, süslenmeye, gösteriÅŸ yapmaya ve öÄŸünmeye harcama evladım. Bunlara dikkat edersen, malın zarardan kurtulur ve dünyalıklar, ahiretlik halini alır.

Genç merak etmiÅŸti.
- Ya namaz efendim? Namaz mühim deÄŸil mi?

- Elbette, hem de çok mühim. Namaz, dinin direÄŸidir oÄŸlum. Namazını kılan, dinini doÄŸrultur, kılmayan yıkar. Namazları, vakit girer girmez kılmalı ve ÅŸartlarına, edeplerine dikkat etmelisin.

Åžöyle devam etti:
- Ayrıca cemaatle kılmalısın. Hatta birinci tekbiri imamla birlikte almaya çalışmalı ve birinci safta yer bulmalısın. Bunlardan biri yapılmazsa, matem tutmalısın. Kâmil bir Müslüman, namaza durunca, sanki dünyadan çıkıp ahirete girer.

Ve ilave etti:
- Peygamber efendimiz aleyhisselam; “Bir mümin namaza durunca, Cennet kapıları onun için açılır. Rabbi ile onun arasında bulunan perdeler kalkar” buyurdu.

- Hadisin devamında; “Cennette olan huriler onu karşılar. Bu hâl, namaz bitinceye kadar devam eder” buyuruluyor.