Anadolu’da yetiÅŸen büyük Velilerden Ankaravi İsmail Rusuhi Efendi’ye "rahmetullahi aleyh" bir gün bazı sevdikleri gelip;
- Allah sevgisi kalbe nasıl girer? diye sordular.
Cevabında;
- Kalbden dünya sevgisi çıkınca, Allah sevgisi kendiliÄŸinden girer, buyurdu.
Ve sordu onlara:
- Su dolu bir ÅŸiÅŸe düÅŸünün mesela. Suyu boÅŸaltırsanız ne olur?
- Yerine hava girer efendim.
- Yani hem su, hem de hava bir arada bulunamaz deÄŸil mi?
- Evet efendim, bulunamaz.
- İşte kalb de böyledir, buyurdu. Orada iki sevgi bir anda bir arada bulunamaz. Onda ya "Dünya sevgisi" vardır, ya da "Allah sevgisi". Kalbden dünya sevgisi çıkarsa, Allah sevgisi kendiliÄŸinden gelir.
Dünya sevgisi nasıl çıkar?
Sordular yine:
- Peki efendim, kalbden dünya sevgisi nasıl çıkar?
- Kalbinde dünya sevgisi olmayan bir mübarek zatın sohbetiyle, buyurdu.
- Öyle zatlar yoksa efendim?
- O zatların hayatta olmaları ÅŸart deÄŸil ki. Vefat etmiÅŸ olsalar da onları sevmek, kalbden söküp atar dünya sevgisini.
Ve ilave etti:
- Onları sevebilmek için de tanımak lazım tabii.
- Nasıl tanıyacağız efendim?
- Kitaplarını ve hayat hikayelerini okumak suretiyle. Bunlar okununca, sevgileri kalbe yerleşir.
|