İstanbul’da medfun bulunan Velilerden Åžeyh Galib Dede "rahmetullahi aleyh", bir günkü sohbetinde;
- En büyük saadet, iki cihanın en üstün insanı olan Muhammed aleyhisselama tâbi olmaktır, buyurdu.
Åžöyle devam etti:
- Çünkü Cehennem azabından kurtulmak ve sonsuz Cennet nimetlerine kavuÅŸmak, Ona tâbi olanlara mahsustur. Allahü teâlânın sevgisine kavuÅŸmak için, Ona tâbi olmak ÅŸarttır.
Åžöyle bitirdi:
- Ona uymayanların, mesela namaz kılmayanların ve haramları açıkça ve hiç sıkılmadan yapanların, yani hiç utanmadan pervasızca günah iÅŸleyenlerin, duaları kabul olmaz.
Sordular:
- Tövbeleri de kabul olmaz mı efendim?
- Gerçekten piÅŸman olup, halis olarak tövbe edeni, Allahü teâlâ elbette affeder. Hadis-i ÅŸerifte; (Halis tövbe eden, hiç günah iÅŸlememiÅŸ gibidir) buyuruldu.
İki Müslümana gıbta edilir
Bir gün de sohbetinde,
- İki Müslümana gıbta edilir, buyurdu. Hatta onlardan biri olmak istenir.
Sordular:
- Onlar kimlerdir hocam?
Buyurdu ki:
- Biri, ilmi bütün dünyaya faydalı olan kimse. Yani ilmiyle bütün insanların dünya ve ahiret saadetine kavuÅŸmalarına sebep olan kimsedir.
- Yani İslam alimleri mi?
- Evet. Onların kitaplarını dağıtanlar da bu gruba girer.
- Öbürü kimdir hocam?
- İkincisi de, parasını “Allah için” sarf eden zengindir.
Sordular:
- Zengin olmak iyi mi yani?
- Hayırlıysa iyidir tabii.
Ve izah etti:
- Peygamber efendimiz aleyhisselam; "Ya Rabbi, beni sevmeyene çok mal ver. Sevene ise hayırlı ve bereketli mal ver" diye dua buyurmuÅŸlardır.
|