Buhara’da yetiÅŸen Evliyadan Seyyid Emir Burhan hazretleri “rahmetullahi aleyh“, bir gün bir gence;
- Ey kıymetli oÄŸlum! Bugün, her istediÄŸini kolayca yapabilecek bir haldesin. GençliÄŸin, sıhhatin, gücün, kuvvetin, malın ve rahatlığın bir arada bulunduÄŸu bir zamandasın, buyurdu. Sonsuz saadete kavuÅŸturacak sebeplere yapışmayı, yarar iÅŸleri yapmayı yarına bırakma, hemen yap.
Delikanlı sordu.
- Ne yapmamı tavsiye edersiniz efendim?
- İnsan ömrünün en iyi zamanı olan bu gençlik günlerinde, iÅŸlerin en iyisini ve en faydalısını yap evladım,
- O nedir ki hocam?
- Sahibimizin, Yaratanımızın emirlerini yapmaya, Ona ibadet etmeye çalış. İslamiyet’in yasak ettiÄŸi haramlardan, ÅŸüphelilerden sakın. “BeÅŸ vakit namaz”ı cemaatle ve vaktinde kılmayı elden kaçırma.
Ve sordu gence:
- Zengin misin oÄŸlum?
- Hayır efendim.
- Nisap miktarı malı ve parası olanların, bir sene sonra bunun zekatını vermesi lazımdır. İleride zengin olursan, zekatını, seve seve ve hatta fakirlere yalvara yalvara ver.
İnsan, muhtaçtır
Bir gün de;
- Hocam, Allahü teâlânın biz kulların ibadetine ihtiyacı var mı? diye sordular.
Buyurdu ki:
- Hayır. Allahü teâlâ, kullarının ibadetine muhtaç deÄŸildir.
- Ama biz muhtacız değil mi hocam?
- Elbette. Asıl bizim ibadet yapmaya ihtiyacımız var. Çünkü kulun, Allahü teâlâya muhtaç olmadığı bir an yoktur.
Sordular yine:
- İnsan ne ile kıymet kazanır hocam?
- Rabbine ibadet etmekle.
- En mühim ibadet hangisidir?
- “BeÅŸ vakit namaz”dır.
|