Büyük Velilerden Ebu Said-i Ebül Hayr “rahmetullahi aleyh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Dinini bilen ve baÅŸkalarının da öÄŸrenmesine vesile olan bir kimsenin dünyaya düÅŸkün olması, ona hiç yakışmayan bir haldir, buyurdu. Böyle olan kimselerin insanlara faydası olursa da, kendilerine olmaz.
Sordular:
- Neden efendim?
- Åžunun için ki, dini kuvvetlendirmek, İslamiyet’i yaymak ÅŸerefi, bunlara ait ise de, bazan kâfir ve fasık da, bu iÅŸi yapar. Nitekim, Peygamber efendimiz “aleyhisselam”, kötü kimselerin de, dini kuvvetlendireceÄŸini haber vermiÅŸ ve (Allahü teâlâ bu dini, facir kimselerle de, elbette kuvvetlendirir) buyurmuÅŸtur.
Ve ekledi:
- Bunlar, çakmak taşına benzer. Çakmak taşında enerji vardır. İnsanlar bu taÅŸtan ateÅŸ yapar, istifade ederler. Taşın ise hiç istifadesi olmaz. Bunların da ilimlerinden kendilerine fayda olmaz. Hatta, bu ilimleri, kendilerine zararlı olur.
- Zararlı mı olur efendim?
- Evet. Çünkü kıyamet günü, bilmiyorduk, günah olduÄŸunu bilseydik yapmazdık diyemezler. Hadis-i ÅŸerifte; (Kıyamet gününde, en ÅŸiddetli azab görecek kimse, Allahü teâlânın kendi ilminden, kendisini faydalandırmadığı âlimdir) buyuruldu.
Åžöyle devam etti:
- Allahü teâlânın kıymet verdiÄŸi ilmi, dünyalık elde etmeye vesile edenlere, bu ilim elbette zararlı olur. Çünkü dünyaya düÅŸkün olmak, Allahü teâlânın hiç sevmediÄŸi birÅŸeydir. O halde, Allahü teâlânın kıymet verdiÄŸi ilmi, Onun hiç sevmediÄŸi yolda harcetmek, çirkin bir iÅŸ olmaz mı?
- Olur tabii efendim.
- Böyle yapmak, Onun kıymet verdiÄŸini kötülemek, sevmediÄŸini de kıymetlendirmek, açıkçası, Allahü teâlâya karşı durmak demektir.
Åžöyle bitirdi:
- Velhasıl ders vermek, vaaz etmek ve dini yazı ve kitap yazmak, ancak, Allah rızası için olduÄŸu vakit faydalı olur. Aksi halde felakete götürür o kimseyi.
|