Büyük Velilerden Ebu Said-i Ebül Hayr “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün bazı gençler gelerek;
- Efendim, çok yaÅŸamayı istemek, uzun emelli olmak mıdır? diye sordular.
Cevabında;
- EÄŸer ibadet yapmak, dine hizmet etmek için istiyorsa, uzun emel deÄŸildir, buyurdu. Uzun emelli olmak iyi deÄŸildir. Böyle kimseler, ibadetleri vaktinde yapamaz, tövbe etmeyi terkederler ve kalbleri katı olur. Ölümü hatırlamaz, vaaz ve nasihatlerden ibret almazlar.
Ve ilave etti:
- Hadis-i ÅŸerifte; (Ölmeden evvel ölünüz. Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekiniz!) buyuruldu.
Sordular:
- Başka var mı efendim?
- Bir hadis-i ÅŸerifte de; (Ölümden sonra olacak ÅŸeyleri, sizin bildiÄŸiniz gibi, hayvanlar da bilselerdi, yemek için semiz hayvan bulamazdınız) buyuruldu.
Son olarak;
- Bir baÅŸka hadis-i ÅŸerifte de; (Gece gündüz ölümü hatırlayan kimse, kıyamet günü ÅŸehitler yanında olacaktır) buyurulduÄŸunu haber verdi.
Ölmek, yok olmak deÄŸildir
Bir gün de bazı tanıdıkları;
- Efendim, bize ölüm hakkında bilgi verir misiniz, dediler.
Cevabında;
- Ölmek, yok olmak deÄŸildir, buyurdu. Varlığı bozmayan bir iÅŸtir. Ölüm, ruhun bedene olan baÄŸlılığının sona ermesi, yani ruhun bedenden ayrılmasıdır. BaÅŸka bir ifade ile ölüm, insanın bir halden baÅŸka bir hale dönmesi, bir evden, bir eve göç etmesidir.
Åžöyle devam etti:
- Büyüklerden biri; (Sizler, ancak sonsuzluk için yaratıldınız! Lakin bir evden bir eve göç edersiniz!) buyurmuÅŸtur.
Sordular:
- Ölüm, nimet midir, musibet mi efendim?
- Müminlere nimet, kâfirlere ve günahı olan müminlere musibettir.
- İnsan, ölümü istemiyor efendim.
- Evet istemiyor. Halbuki ölüm, ona hayırlıdır. Salih olan mümin, ölümle dünyanın eziyet ve yorgunluÄŸundan kurtulur. Zalimlerin ölümüyle, insanlar rahata kavuÅŸur.
|