Evliyayı kiramın en büyüklerinden İmam-ı Rabbani “kuddise sirruh” hazretleri, bir gün bir sevdiÄŸine;
- Her insan, mutlaka ölecektir, ölümden kurtuluÅŸ yoktur, buyurdu. Nitekim âyet-i kerimede mealen; (Her canlı, ölümün tadını tadacaktır!) buyuruluyor.
Sevgili Peygamberimiz de “aleyhisselam”; (Ömrü uzun, ibadetleri de çok olana müjdeler olsun!) buyuruyor.
Åžöyle devam etti:
- Dostu dosta ölümle kavuÅŸturuyorlar. Bunun için, Allahü teâlânın âşıkları, ölümü düÅŸünerek teselli buluyor, üzüntüleri azalıyor. Bu hususta âyet de var.
Ankebut suresinin beÅŸinci âyetinde mealen; (Allahü teâlâya kavuÅŸmak isteyenler! Biliniz ki, Allahü teâlâya kavuÅŸmak zamanı herhalde gelecektir) buyuruldu.
ÖlmüÅŸlere yardın edin!
Bir gün de, annesi ölen bir yakınına;
- Merhume valideniz, sizin en kıymetli varlığınız idi. Onun size olan ihsanlarına karşı, şimdi sizin de ona ihsan etmeniz lazımdır, buyurdu.
Adam sordu:
- Nasıl yardım edebilirim efendim?
- Dua ederek ve sadaka vererek. Nitekim hadis-i ÅŸerifte; (Mezardaki ölü, denizde boÄŸulmak üzere olan kimse gibidir, babasından, anasından, kardeÅŸinden ve arkadaÅŸlarından gelecek bir duayı hep beklemektedir) buyuruldu.
Ve devam etti:
- Bundan baÅŸka, onların ölümünü görerek, kiÅŸi kendi ölümünü de düÅŸünmeli. Bütün varlığı ile Allahü teâlânın beÄŸendiÄŸi ÅŸeyleri yapmaya sarılmalı, dünya hayatının insanı aldatmaktan baÅŸka bir ÅŸey olmadığını düÅŸünmelidir.
Ona sevgiyle baktı:
- KardeÅŸim, dünya kazançlarının Allahü teâlânın yanında az bir kıymeti olsaydı, düÅŸmanı olan kâfirlere ondan kıl ucu kadar vermezdi.
Ve dua etti:
- Allahü teâlâ, bizi ve sizi, kendisinden baÅŸka her ÅŸeyden yüz çevirip, yalnız kendisine baÄŸlanmakla ÅŸereflendirsin!
|