Evliyanın en büyüklerinden Muhammed Masum Faruki “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, Allahü teâlâ, emirlerinde hep kolaylık göstermiştir, buyurdu. Mesela abdest almak için su kullanamayana, toprak ile teyemmüm etmesine izin vermiştir.

Ve ekledi:
- Zekat için de, malın yalnız kırkta birini fakirlere ayırmış, bunu da, yalnız ticaret eşyasından ve çayırda parasız otlayan, dört ayaklı hayvanlardan emretmiştir.

Ayrıca;
- Ömründe bir kere hac etmeyi farz etmiştir. Bu da yalnız, yol parası olanlara ve yol tehlikesiz olduğu zaman farz olmaktadır.

Haramların sayısı azdır

Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, Allahü teâlâ, yiyecek, içecek ve kumaşlardan çoğunu mubah etmiş, pek azını haram kılmıştır, buyurdu.

Ve ekledi:
- Haram etmesi de, kullarının iyiliği için olmuştur. Mesela acı, zararlı, kötü olan şarabı yasak etti ise de, buna karşılık çeşit çeşit tatlı, güzel kokulu, faydalı şerbetleri mubah etmiştir. Meyve suları, tarçın, karanfil ve çiçek suları hep helal ve hepsi de faydalıdır.

Ve sordu onlara:
- Acı, yakıcı, keskin ve aklı giderici ve çok tehlikeli olan bir şey, o güzel kokulu şerbetlere benzeyebilir mi?
- Benzemez tabii efendim.

Buyurdu ki:
- Onun haram olması ve Allahü teâlânın beğenmemesi, bunların ise helal olup, Allahü teâlânın razı olması da ayrıca bir farktır.