Evliyaların en büyüklerinden Seyfeddin-i Faruki “kuddise sirruh” hazretleri, bir gün bir sevdiÄŸine;
- KardeÅŸim, dünya hayatı çok kısadır, buyurdu. Sonsuz olan ahiret hayatında, dünyada yaptıklarımızın karşılıklarını göreceÄŸiz. Bu dünyada en mesut kimse kimdir, biliyor musun?

- Kimdir efendim?
- Bu kısa ömründe, ahirete yarayacak iÅŸleri yapan, uzun olan ahiret yolculuÄŸuna hazırlanan kimsedir.

- Bana nasihatınız nedir efendim?
- Ä°nsanların ihtiyaçlarını karşılamak, onları sıkıntıdan kurtarıp rahata kavuÅŸturmak çok sevaptır kardeÅŸim. Allah’ın kullarına hizmet edenin, dünyada ve ahirette eli boÅŸ kalmaz.

Ve devam etti:
- Bunun için, Allahü teâlânın kullarına iyilik etmeye, güler yüz, tatlı dil ve güzel huy ile onlara kolaylık göstermeye çalışınız! Bu çalışmanız, Allahü teâlânın rızasını kazanmanıza ve ahirette yüksek derecelere kavuÅŸmanıza sebep olur.

Åžöyle bitirdi:
- Hadis-i ÅŸerifte; (Ä°nsanlar Allahü teâlânın iyalidir, kullarıdır. Kullarına iyilik edenleri çok sever) buyuruldu.

Müslüman, Müslümanın kardeÅŸidir

Bir gün de sohbetinde;
- Ä°nsanların ihtiyaçlarını karşılamak ve onları sevindirmek çok sevaptır, buyurdu. Bu hususta hadis-i ÅŸerifler var.

Ve birini nakletti:
- Bir hadis-i ÅŸerifte mealen; (Müslüman, Müslümanın kardeÅŸidir, ona zulmetmez . Onu sıkıntıda bırakmaz. KardeÅŸine yardım edene, Allahü teâlâ yardım eder. KardeÅŸinin sıkıntısını giderenin, Allahü teâlâ kıyamet günü sıkıntısını giderir. Bir Müslümanı sevindireni, Allahü teâlâ kıyamet günü sevindirir) buyuruldu.