Büyük Ä°slam âlimlerinden ve Ä°stanbul’da Kadıköy müftüsü iken 1967 yılında vefat eden seyyid Ahmet Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretleri, bir gün sevdiÄŸi bazı gençlere;
- Dinimiz, Müslümanların birbirlerine karşı iyi huylu olmalarını, kardeÅŸ gibi yaÅŸamalarını emrediyor, buyurdu.

Ve ekledi:
- Müslüman olmayan kimseye (Kâfir) denir. Müslümanların kâfirlere karşı da iyi huylu olmaları, onları incitmemeleri lazımdır.

Hikmetini sordular.
- Böylece, Ä°slam dininin, iyi huylu olmayı, kardeÅŸce yaÅŸamayı, çalışmayı emrettiÄŸi onlara da gösterilmiÅŸ olur, buyurdu. Böylece iyiliÄŸi seven insanlar, seve seve Müslüman olurlar.

Ve devam etti:
- Cihad etmek farzdır. Cihadı devlet, topla, kılıçla yapacağı gibi, soÄŸuk harp ile, propaganda, neÅŸriyat ile de yapar. Her Müslüman da, iyi huyları ile, iyilik yapmakla cihad yapar.

Sordular:
- Gayr-i müslimlere iyilik yapmak da cihat mıdır efendim?
- Evet. Çünkü (cihad etmek), insanları Müslüman yapmaya davet etmek demektir.

Ve özetledi:
- Kâfirlere karşı da, iyi huylu olmak, onları incitmemek, cihad etmek olur ve her Müslümana farzdır.

Evliyalık nedir?

Bir gün de bazı sevdikleri Evliyalıktan sordular bu zata.
Cevap olarak;
- Evliyalık, Allahü teâlâya yaklaÅŸmak demektir, buyurdu. Bu dereceye yetiÅŸenlere mahluklara ait kerametler de verilebilir.

Ve ekledi:
- Bu kerametin çok olması, Velinin yüksek olduÄŸunu göstermez. Velinin kendinde keramet hasıl olduÄŸunu bilmesi de lazım deÄŸildir. Allahü teâlâ, bir Velinin ÅŸekillerini bir anda çeÅŸitli memleketlerde herkese gösterir. Uzak yerlerde ÅŸaşılacak ÅŸeyleri yaptığı görülür. Halbuki, kendisi bunları bilmez.

Sordular:
- Hiçbiri mi bilmez efendim?
- Bilenleri olur ise de, baÅŸkalarına belli etmezler. Çünkü, keramete kıymet vermezler.