Büyük Veli Seyyid Abdullah-ı Dehlevi “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kur’an-ı kerim ve hadis-i ÅŸerifler yanında bize rehberlik eden büyük din âlimleri de vardır, buyurdu.
Sordular:
- Böyle âlimlere lüzum var mı efendim?
- Elbette var.
- İnsan Kur’an-ı kerimi okuyarak ve hadis-i ÅŸerifleri inceleyerek doÄŸru yolu bulamaz mı efendim?
- Bulamaz.
- Neden efendim?
- Zira, din esasları hakkında hiç bir malumatı olmayan bir insan, bir rehber olmadan Kur’an-ı kerimin ve hadis-i ÅŸeriflerin derin mânâsını anlayamaz.
Dört mezheb imamları
Ve daha açıkladı:
- En mükemmel bir sporcu bile, yüksek bir daÄŸa çıkarken kendisine bir rehber arar, öyle deÄŸil mi?
- Öyle efendim.
- Yine bir büyük fabrikada mühendislerin yanında ustabaşılar ve ustalar vardır. Böyle bir fabrikaya ilk giren iÅŸçi, evvela ustalarından, sonra ustabaşılarından iÅŸinin inceliÄŸini öÄŸrenir. Bunları öÄŸrenmeden önce, yüksek mühendis ile temas ederse, onun sözlerinden, hesaplarından hiç bir ÅŸey anlamaz deÄŸil mi?
- Evet efendim.
- İşte din ve iman iÅŸlerinde de, Kur’an-ı kerim ve hadis-i ÅŸerifler yanında kendilerine (MürÅŸid-i kâmil) ismini verdiÄŸimiz büyük din âlimlerinin eserlerinden faydalanmamız gerekmektedir.
- Bu mürÅŸitler kimlerdir efendim?
- İslam dinindeki mürÅŸid-i kâmillerin en üstünleri, dört mezheb imamlarıdır ki, bunlar, İmam-ı a’zam Ebu Hanife, İmam-ı Åžafii, İmam-ı Malik ve İmam-ı Ahmed bin Hanbel hazretleridir.
|