Evliyanın en büyüklerinden Seyyid Abdülhakim-i Arvasi “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün bazı sevdikleri;
- İyi Müslüman nasıl olur? diye sordular.
Cevabında;
- İyi Müslüman, herkese iyilik eder, buyurdu. Kimsenin malına, canına, ırzına, namusuna saldırmaz. Hükümete, kanunlara karşı gelmez.
Ve ekledi:
- Peygamberimiz “aleyhisselam”; (İslamiyet, kılıçların gölgeleri altındadır) buyuruyor.
Ve bunu izah etti:
- Yani insanlar, hükümetin, kanunların idaresi, himayesi altında, rahat yaşar, ibadetlerini rahat yaparlar. Hükümet ne kadar kuvvetli olursa, rahat ve huzur da o kadar artar.
Ve tavsiye etti:
- Bunun için, Müslümanların hükümete daima yardım etmesi, vergilerini vaktinde vermesi, tatlı dil ve güler yüz ile herkese nasihat etmesi lazımdır.
Şeytan musallat olur
Bir gün de ölümden bahsederken;
- Kardeşlerim, insan son nefeslerini verirken, şeytan o sıkıntılı anda gelip musallat olur, buyurdu.
Ve daha açıkladı:
- O insanın vefat etmiş tanıdıkları suretinde görünüp; (Ey filan! Sen ölüyorsun. Biz, bu halde seni geçtik. Sen yahudi dininde olarak öl. Bu din, Allah indinde, makbul olan hak dindir) der.
Eğer bu söze aldanmazsa, o gider, başkası gelir ve der ki:
- Sen hıristiyan olarak öl! Zira Allah indinde makbul olan din bu dindir.
Böylece, her milletin dinini ona teklif ederler.
Ve dua etti:
- Cenâb-ı Hak, o kritik anda cümlemizi şaşırmaktan korusun.
Dua almaya çalış!
Bir gün de nasihat isteyen bir gence;
- Evladım, mümin kardeşlerinin duasını almaya çalış! buyurdu.
Delikanlı sordu:
- Dua almak bu kadar mühim mi efendim?
- Elbette. Ahirette kurtuluşun, belki de bir garibin duasındadır. Bu ihtimali sakın unutma!
|