Evliyanın en büyüklerinden Seyyid Nur Muhammed “kuddise sirruh” hazretlerinin sevdiklerinden bir iki tüccar, nasihat istedi bu zattan.
Cevabında;
- Kardeşlerim, bu kısa ömürde, en mühim olan işleri yapınız! buyurdu. Geceleri ibadet yapmayı ve seher vakitlerinde ağlamayı, büyük nimet biliniz! Karanlık geceleri, Allahü teâlâyı hatırlamakla aydınlatınız!
Ve ekledi:
- Ticarette sadık ve emin olunuz! Hadis-i şerifte; (Allahü teâlâ, sadık olan taciri sever) buyuruldu.
Ve misal verdi:
- Mesela fasit ve faizli olan sözleşmeler yapmayınız! Âlimlerin düştükleri tehlikelerden biri de budur. Âlim olmayanların halini düşünün artık!
Sordular:
- Bunları nereden öğrenelim efendim?
- İslamiyet’e uygun sözleşmeleri, hakiki din adamlarından ve onların kitaplarından öğreniniz! Buna çok dikkat ediniz!
Şöyle bitirdi:
- Bu tehlikeli işten muhafaza etmesi için, Allahü teâlâya dua ediniz!
Nefsini bırak, bana gel!
Bir gün de sohbetinde;
- İnsan ile Allahü teâlâ arasında en büyük perde, insanın nefsidir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Kur’an-ı kerimde mealen; (Nefsini bırak, bana gel! Aradığın güneşi örten bulut, sensin!) buyuruldu.
Sordular:
- Bu nefs perdesinden kurtulmak nasıl olur efendim?
- Nasip meselesi. Ezelde takdir edilmişse, nasib olur. Ama sebepler alemi olan bu dünyada, muhabbet şartı ile, bir Velinin sohbeti kafidir.
Ve ekledi:
- O Veliye olan sevgisi kadar Onun kalbinden feyz alıp kemale kavuşur.
Şöyle bitirdi:
- (Kişi sevdiği ile beraberdir) hadis-i şerifi, bunu haber veriyor.
|