Ana Sayfa >  1001 Güzel Menkîbe > Siz gidin kendinizi ayıplayın > Kendi de bilmiyordu
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Kendi de bilmiyordu

Yusüf-i Hemedani hazretleri “rahmetullahi aleyh”, Cuma günleri hariç, evinde oturur, dışarı çıkmazdı hiç.

Fakat bir gün çıkmak istedi evden.
Böyle bir istek doğdu içinde.

Bu arzusu o kadar çoğaldı ki, merkebine binip bir yöne doğru sürmeye başladı.

Ama nereye ve niçin gidiyordu?
Kendi de bilmiyordu bunu.

Gayri ihtiyari çekiliyordu bir tarafa.
Serbest bıraktı hayvanın yularını. O nereye giderse, oraya gidecekti.

Hayırdır inşallah deyip tevekkül etti Allahü teâlâya.
Hayvan, şehirden çıkıp girdi bir vadiye.

O yine bir hikmeti vardır diye düşünüp devam etti yola.
Bir mescidin önüne gelince, hayvan durdu nihayet.

O da merkebinden inip, girdi o mescide.
Bir de ne görsün?

Bir talebesi içerde oturuyor.
Bu zatın geldiğini görünce sevinçe fırladı yerinden.

İyi ki geldiniz

Hürmetle karşılayıp;
- Teşrifiniz ne iyi oldu hocam, dedi.

Hocası sordu:
- Neden iyi oldu?

- Bir derdim vardı efendim, halledemiyor, size sormak için teşrifinizi dört gözle bekliyordum. Az önce; Yâ Rabbi, çok acele hocamı bana gönder diye yalvardım. Duam biter bitmez siz geldiniz.

- Pekâlâ ne soracaksın bana?

Delikanlı soracağını sorup cevabını aldı ve;
- Efendim, siz olmasanız ne yaparız? dedi. Siz yol göstermezseniz biz bir adım atamayız.

Büyük Veli;
- Senin de sadakatin tammış ki, muhabbet bağı ile bizi çekip getirttin, buyurdu.

Ve ekledi:
- Ama bir daha ki sefere sen bize gel. Bizi yorma buralara.
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
25.04.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı