Da'lec bin Ahmed hazretleri “rahmetullahi aleyh” büyük hadis âlimidir.
Zengin olup, malı, parası ve serveti pek çoktu.
Ama dünya sevgisi hiç yoktu kalbinde.
İhtiyacı olana cömertçe dağıtır, fakirler çekinmeden gelip ihtiyaçlarını arzederlerdi kendisine.
Bir gün camiye girdi mübarek zat.
Tam namaza duracaktı ki, birini mahcub bir halde görüp merak etti.
Elbisesinin içine bürünmüÅŸ, birinden gizleniyor gibiydi sanki.
Yanına yaklaşıp;
- Böyle gizlenmenize sebep nedir? diye sordu.
Adamcağız utanarak;
- Size beÅŸbin akçe borcum var efendim, deyiverdi.
DeÄŸer mi üzülmeye
Mübarek zat çok üzüldü.
- Bunun için mi sıkılıyorsun kardeÅŸim?
- Evet efendim.
- Öyleyse helal ettim, onu düÅŸünme artık. DeÄŸer mi para için böyle üzülmeye?
Sonra koluna girip;
- Haydi gel, bize yemek yemeye gidelim, buyurdu.
Beraberce eve gittiler.
Birlikte çok çeÅŸitli leziz yemekler yediler.
Ayrıca, beÅŸbin akçe hediye edip;
- Seni üzdüm, hakkını helal et, buyurdu.
Adam ne diyeceğini şaşırmıştı.
- Siz helal edin, dedi. Allahü teâlâ mükafatını kat kat ihsan eylesin.
İki ÅŸey çok mühim
Bir gün nasihat istediler bu zattan.
Cevabında;
- İki ÅŸey çok mühimdir, buyurdu.
- Onlar nedir efendim? dediler.
- Okumak ve okutmak, buyurdu.
Sonra izah etti bunları:
- Okumaktan maksat, İslamiyet’i öÄŸrenmek, okutmaktan maksat da öÄŸrendiÄŸini baÅŸkalarına öÄŸretmektir. ÖÄŸretmek, öÄŸrenmekten daha sevaptır.
|