Ali bin Heyti hazretleri “rahmetullahi aleyh”, Evliyanın büyüklerindendir. 
 
O devirde Acem şahı, Müslümanlarla savaşmayı kararlaştırdı. 
Ordusunu alıp, Bağdat’ın yakınında karargah kurdu. 
 
Çünkü müminlerin padişahı Bağdat’ta otururdu o vakit. 
Ama askeri az olduğundan üzüldü. 
 
Ve gidip Gavs-ül azam Abdülkadir-i Geylani hazretlerinden “rahmetullahi aleyh” manen yardım istedi. 
 
Büyük Veli o esnada Ali bin Heyti hazretleriyle sohbet ediyorlardı baş başa. 
 
Bu haberi alınca bıraktı sohbeti. 
Ali bin Heyti hazretlerine; 
- Hemen kalk! Düşman tarafına birini gönder ki, düşman askerini Bağdat’a sokmasın, buyurdu. 
 
Hizmetçisini gönderdi 
 
Ali bin Heyti hazretleri; 
- Baş üstüne efendim! dedi ve eve gitti. 
 
Hizmetçisine; 
- Çabuk Acem askerlerinin olduğu yere git! buyurdu. Bir çardak altında üç kişi göreceksin ki, onlar Acem şahının kumandanlarıdır. Onlara; “Kalkıp gidin buradan! Zira Ali bin Heyti böyle istiyor” de. 
 
Ve ekledi: 
- Eğer “Gitmeyiz” derlerse, Benden söylemesi, gerisini siz bilirsiniz de ve geri dön! 
 
Hizmetçi, 
- Peki deyip, çıktı yola. 
 
Derhal çıkıp gidin! 
 
O yere gidince, bir çardakta oturan üç kişi gördü gerçekten. 
 
Onlara yaklaşıp; 
- Derhal çıkıp gidin bu yerden! Zira Ali bin Heyti hazretleri böyle emrediyor, dedi. 
 
Onlar, Ali bin Heyti ismini duyar duymaz; 
- Peki dediler mecburen. 
 
Hiç itiraz etmediler. 
Daha doğrusu edemediler. 
 
Askerlerine; 
- Geri dönüyoruz! tâlimatı verdiler. 
Ve acele toparlanıp, Bağdat’ı terk ettiler.
   |