Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2010 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

İnşallah veririm
25.03.2010

Mevlana Halid-i Bağdadi hazretleri zamanında Hacı Halil Efendi vardı ki, Padişahın hususi hizmetlerini yapardı.

Bu kişi, bir gün sultandan izin alıp, Hac yolculuğu'na çıktı İstanbul'dan.
Üsküdar'a geçince, biri çıktı karşısına.

- Hayrola Halil Efendi, nereye böyle?
- Kısmetse Beytullaha gidiyorum.

Cebinden bir mektup çıkarıp uzattı:
- Halil Efendi, şu mektubu Şam şehrine varınca, Mevlana Halid hazretlerine takdim eder misin, diye rica etti.

Halil Efendi mektubu alıp;
- Olur, inşallah veririm, dedi.

Ve devam etti yoluna.
Şam'a varınca, sultanın selâmını söyleyip valinin konağına yerleşti.

Mevlana Halid
hazretleri de o akşam hizmetçisine;
- Hazırlan, valiye gideceğiz, buyurdu.

Ve birlikte çıkıp gittiler.
Halil Efendi de oradaydı. Fakat Üsküdar'da aldığı emanet mektubu unutmuştu tamamen. O mektubu vermeyince, Mevlana Halid hazretleri hatırlatmak mecburiyetinde kaldı ve;
- Yanınızda, bize teslim edecek bir emanet olsa gerek, buyurdu.

- Hayır efendim, bende size verecek bir emanet yoktur.
- Olacak. Bir bakın cebinize. Üsküdar'da birisi vermişti onu size.

O zaman hatırladı ve çıkarıp takdim etti hemen.
Ama çok mahcup olmuştu.
Hacdan sonra İstanbul'a avdet edip, Üsküdar'a varınca, aynı kimse çıktı yolunun üzerine ve sordu:

- Mektubumu verebildin mi o büyük Veli'ye?
- Evet verdim.

- Hangi gün, hangi saatte verdin?
- Şu gün, şu saatte teslim ettim.

Dedi ki:
- Doğru, ben de tam o gün ve o saatte kurtuldum o sıkıntıdan.
 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı